Kitap Sümer kültüründeki gelenek ve görenekler ile daha sonrasından gelen dinsel gelenek ve göreneklerin "karşılaştırılmalı" bir yazıya sahip. Muazzez İlmiye Çığ, kendisi bir bilim kadını ve kitaptan da anlayacağınız kadarıyla verilen dipnotlardaki kitapların çoğu bilimsel makaleler. Fakat kitap bilimsel bir yapıya sahip değil. Gariptir ki, bir bilim insanının özellikle "karşılaştırmalı" bir eser yazarken kendi "fikir, düşünce, yorumlarını" aktarması hiç hoş değil. Yazar, Sümer kültüründe bulunan bir adet ile daha sonraki dinlerde (örneğin, Yahudilik, Hristiyanlık, İslam v.s.) aynen devam ettiğini gösterdikten sonra, "görüyorsunuz ki, aslında dinsel törelerimizin hepsi sümerler kaynaklıdır" gibisinden bir sonuca çıkartmaya çalışıyor ve bilim insanına özellikle "karşılaştırılmalı bilimin" metoduna/usulüne aykırı bir tarz. Farzedelim ki ben farklı bir sonuç çıkarttım ve peşimden bir sürü insan sürükledim. Sonuç : Fikir çatışması ve savaş! Oysa yazar da biliyor ki, bir toplumun örf, adet, gelenk, görenek gibi alışıla gelmiş hareketlerini değiştirmek pek te kolay olmasa gerek, ki kitapta taa sümerlilerden günümüze kadar olanlarını zaten gösterilmektedir.
Kitabın bazı yerlerinde de Kur'an'da bulunmayan fakat "varmış" gibi ayet yazılmış. Örneğin : Sayfa 34, A'raf Suresi, ayet 26-27'de şöyle bir cümle yazılmış : ".. Her mescide gidişinizde ziynetli elbiseler giyinin." Kur'an'da bu ibare mevcut değildir. Varın siz yorumlayın gerisini ...