Dilinin sadeleştirilmemiş olmasını tercih ederdim. Zira Gürpınar'ın her cümlesinin müthiş bir hendesî oranı (eskilerin "mütenâzır /bakışık" dediği cümle kuruluşları), musıkî uyumu ve gramatik denkliği vardır; nitekim kelimeleri rastgele seçilmemiştir, adeta bir kimyager titizliği ile terkibâtı üzerinde çalışılmıştır. Okuyucunun da bunu bilmeye bence hakkı vardır. Belki hemen yanı başında parantez içinde verilebilirdi. Yine de ne kadar seyreltip inceltseniz de kesafeti bozulmuyor üstadın :) Sn. Kemal Bek'in girişteki açıklamaları da son derece faydalı.
Nitekim, tavsiye ederim.