Yekta Kopan'dan okuduğum ilk kitap. Nasıl bir tarzla karşı karşıya kalacağımı pek kestirememiştim ama şimdi iyiki okumuşum diyorum. Sıcacık öykülerden oluşan, kendi duygularımı sanki bilip de kaleme almış gibi sıralayan bir kitap. Altı çizilecek bir çok cümlesi var. Okuması çok keyifliydi. Keşke bitmese diyebileceğim hatta ara sıra dönüp tekrar içindeki bölümleri okuyabileceğim bu kitaba tam puan veriyorum. Bölümlerden pazar günü, fil mezarlığı ve matruşka başlıkları en beğendiklerim oldu. Kesinlikle tavsiyemdir.