İsmail & Bir Zihin ve Ruh Macerası Hakkındaki Yorumlar

çok enteresan bir kitap... kapağındaki gibi kitapları ayırma kriteri olarak kullanılacak bir eser.

bir kaç arkadaşıma da aldım bu kitap benim için çok değerli

Tek okuyuşta tam kavrayamadığim ama sıkmayan, farklı bir kitap. Kafada birçok soru isaretleri bırakıyor. İnsan gerçek hayatta İsmail'e arıyor.

Eser, sıkmadan kendisini okutmayı başarmaktadır. Teorik değil de fantastik bir tarz seçildiğinden, konuya vakıf olmayanlar dahil olmak üzere herkesin ve her kesimin anlayışına hitap etmektedir. Kitapta ayrıca Hz. Adem ve Hz. Havva üzerinden dinsel göndermeler de yapılmaktadır. Her ne kadar bu dinsel görüşler benim görüşlerimi karşılamasa da, kendi içerisinde tutarlı olduğunu belirtmek isterim. keyifli okumalar

çok farklı bir kitap, kişisel gelişimin bir parçası

Bir yalanı tek başına ortaya çıkarırsan büyük bir fark yaratmayabilir. Ama bunu hep beraber yaparsanız fark edilir. Keza bir yalana da böyle kapılırsınız. Herkes gibi davranmak zorunda hissedersiniz. Bu düzende yerini almak istemeyenlere yem verilmez, aç ve yalnız kalırsınız.

Öğretmen, yeryüzündeki hikayemiz nasıl başladı, nasıl devam edecek ve sonlanacak diye biraz etraflıca düşünerek sorular soralım istiyor kendimize.

Üniversitedeki hocamın tavsiyesi üzerine aldığım ve çok beğenerek okuduğum bir kitaptı

Bir gorille dünyanın gidişatı üzerine sohbet eden bir adamı konu alıyor ve insan yaşamı üzerine düşündüren bir sürü diyaloga sahip kitap. Özellikle insanlığın doğayı yönetmek ya da kontrol etmeksizin, avcı toplayıcı olarak yaşadığı ilk 3 bin yıla getirdiği yorumlar oldukça dikkat çekici. Doğayı ve ölümü yönetmekle evrimi de bir nevi durduğumuzu iddia ediyor ki bence oldukça haklı bir teori. .
İnsanlık olarak dünya bize ait mantığıyla yokettiğimiz kaynakları, yaşamasına izin vermediğimiz diğer canlıları ve özellikle de böyle yaşayarak kendimize verdiğimiz zararı çok farklı ve basit bir dille sunmuş kitap. Bence okunmayı hakkediyor

kendim okuyup etkilenmiştim bunu da kız kardeşime aldım. Umarım o da sever

biraz sıkıcı ılerlemekte benım ıcın , henuz bıtıremedım herkeske aynı fıkırde olmam sanırım farklı kıtaplara ılgımden olabılır , yanlıs yonlendırme yapmak ıstemem :) benı sarmalamadı :)

Evren ve yaşamla ilgili merakınız varsa iyi bir kitap ama böyle bir merakınız yoksa sıkılabilirsiniz.

Son yıllarda okuduğum en sarsıcı kitaplardan biri

Farklı bir bakış açısı kazanabileceğiniz zengin kitap

Üzerine düşünülebilecek, zaman kaybı olarak hissettirmeyecek bir kitap.

insanlığın bencilliği aslında, doyumsuzluğu açıkça yüze vuran, düşündürücü bir kitap. çok akıcı olduğunu söyleyemeyeceğim

Çok güzel bir kitap. Okurken bol bol sorguluyorsunuz.

Kitabın en temel konusu insan dünyayı mahveden bir uygarlık haline nasıl getirdi ve bunu geri kazanmak mümkün mü, mümkün ise ne yapılmalı?
Aslına bakılırsa kitap bunu öğretmek isteyen bir öğretmenin öğrenci arayışı ile başlıyor, bu ana sorunun cevabı aranırken insanlığın var oluşu, yaradılış hikayesi, bereketli hilal, Habil-Kabil hikayesi gibi pek çok şeyden bahsediliyor.

En çok durup düşünmeme sebep olan ise bunların hepsinin bizlere en başından beri öğretildiği, bildiğimiz ve sorgulamadan yaşadığımız gerçekler olması. İsmail bu bilinen ama farkında olunmayan hikayeleri göz önüne çıkarıyor ve her şeyi mahvedenin insanın uydurduğu(!) ve KÜLTÜR ile aktardığı hikayeler olduğunu söylüyor.

"İnsan asla tanrıların dünyayı yönetmek için kullandığı bilgiye sahip olmayacak ve eğer bu bilgiyi ele geçirmeye kalkışırsa, aydınlanmayla değil ölümle karşılaşacak."

insanı kendi türünden soğutan, kendi türü hakkında dürüst olmaya iten bir kitap. beğenerek okudum. okuması kolay.

İlk sayfalarında beni içine alan bir kitap oldu. Devamında da akıcı ve felsefik bir yaklaşımla kendime ve dünyaya yeniden başka bir gözle bakmamı sağladı

Çok beğendim kitabın yazılış ve anlatış biçimi çok güzel. İçindeki felsefi bilgilerde çok değerli.

ben bir öğretmenim bu kitabı bir öğretmen arkadaşım tavsiye etti dilinden düşürmediği bir kitap sırf onun referansına güvendiğim için aldım birazda araştırdım tabi.

Sürekli neden goril ve adı neden İsmail diye aklıma takılsa da çok güzel ve alışılagelmiş cevapların ötesinde bizi anlatan, farklı pencereler sunan çok hoş kitap

Tanrı fikri belki de daha iyi betimlenmeliydi. Bu nedenle kırılan bir puana kızmayınız efendim. Okunulasıdır.

Kitapta 'alanlar' ve 'bırakanlar' olarak tanımlı iki grubun Hayat mücadelesi Usta ve çırak ilişkisi ile anlatılıyor. Usta - Ismail bırakanlardan bu yüzden goril olarak verilmiş yarışı bırakmış ya da mağlup olmuş geçmişteki çoban sınıfı eski yerliler mesela kızılderililer. Çırak - öğrenci ise alanlardan, tarımcı sömürücü şimdiki batı medeniyetinin temsilcisi. Kitap özellikle evrimci ateisterin okuması gerekenlerden eğer biraz sorgulamak istiyorlarsa tabi. Dindarlar da okumalı zira yeni ufuklar veriyor. Dolayısıyla her iki düşünce grubunu buluşturan nadir kitaplardan...

mükemmel ötesi hayatımızı yeniden düşünmeden edemiyorsun

Sofinin dünyasını beğenenlerin bu kitabı da beğeneceği kesin,okuyun ve düşünün...

Aşır bir konu sade bir dille anlatılmış. güzel.

Sanayi toplumunu ve insanın kendi özbenliğine yabancılaşmasını eleştiren güzel bir eser.

Kitap, cennetten kovuluş hikayesini, tarım toplumuna geçişle özdeşleştirerek, aslında insanlığın ilk günahının doğanın ona sunduklarını yetersiz bulup da kendi kontrolü altına almaya karar verdiği gün işlendiğini söylüyor. Fazla besin, fazla nüfusa; fazla nüfus toprak çekişmelerine ve bu da kaçınılmaz olarak savaşlara neden olmuştu.Gezegende 3 milyon yıldan fazla hüküm sürmüş insanoğlunun, son on bin yıldır doğayı kontrol eden uygarlık kurma saplantısı nedeniyle şimdi tüm canlı türlerinin, hatta kendisinin bile sonunu getirmek üzere olduğu çok akıcı bir dille anlatılmış. Kitap kalın puntoları, sürükleyici diyaloglarıyla hemencecik bitiyor. Ama bittikten sonra, Dünya ve insan üzerine olan fikirlerimizde kalıcı değişiklikler meydana getirdiği kesin. Okunması gereken kültlerden. Özellikle Sofi'nin Dünyası tarzını beğenenlerin hoşuna gidecek.

Uygarlıktan önce ne vardı? Habil ve Kabil aslında kimlerdi? Uygar insan kim, dünyayla ve Tanrı'yla ilişkisi nasıldır, ilkel insan kimdi, dünyayla ve Tanrı'yla ilişkisi nasıldı? gibi sorulara ilginç cevaplar veren bir roman. Roman demeye dilim varmıyor. Bu kitap aslında kurgu değil, bir fikir kitabı. İnsana ve tarihe bakış açınızı değiştirebilir. Benimkini değiştirdi. Artık dinler tarihine, ekolojiye, yeşil anarşistlere farklı bir gözle bakıyorum. Herhangi bir ideoloji veya inancı işlemiyor. Daha doğrusu sizin nasibiniz neyse kitaptan onu alırsınız. Hayır, dünyayı kurtarmayı öğretmiyor. Sadece neyin ters gittiğini daha iyi anlamanızı sağlıyor. Benim bilgi birikimim ve dünya görüşümle ilişkili olarak olaylara daha bütüncül bir gözle bakmamı sağladı. İnancıma ters düşmek şöyle dursun, çok şey kattı. Daniel Quinn'in önce bu kitabını okumanızı tavsiye ederim. Zaten tavsiye edeceğim tek kitabı da budur.

İlk bölümleri çok güzel fakat ileryen bölümlerde kendi tekrar ediyor buna ragmen okunmaya değer kitap tavsi ederim

Bu kitap bir başyapıttır. Şekliyle, șemaliyle, sayfa sayısıyla değil; anlattıklarıyla. Dünyanın en fazla tüketim yapan topluluğunun ta içinden, bu çılgınlığın arşa erdiği bir zamanda, ta doksanların başında yazılmış; bilgiye erişimin bambaşka olduğu bir çağda milyonlarca insanın ezberini bozmuş, ufkunu genişletmiștir. Ve çok şükür ki, eserleri onların yaratıldığı donemleri göz önünde bulundurarak değerlendirmekten aciz kimi mankafaların ucuz yorumlarıyla değeri azalmayacak kadar da görkemlidir. Okuyunuz, okutunuz.

Alanlar ve bırakanlar... İnsanı çok yerde düşündürecek, sorgulatacak, altını çizdirecek cümleler barındıran bir kitap. Bazı yerlerde tekrara düşse de genel anlamda kişide aydınlanma yaratacak uzun zaman sonra dahi hatırlanacak eserlerden. Kesinlikle okunmalı. Sonrasında insanlığa bakış açınız değişecek. "Gerçekten üretim arttıkça açlık azalıyor mu?"

yaşadığımız dünyayı alanların değil,bırakanların kurtaracağını anlatan çok güzel bir kitap. ağır bir konuyu hafif bir hale getirip okuyucusuna sunmuş.

İsmail bugüne kadar okuduğum en iyi kitaplardan biri. Ülkelerin ve insanların daha çok mülk edinme hırsı devam ettikçe dünyamızın enerjisi bitene kadar yaşama şansı ne yazık ki yok oluyor. Tarım devriminden bu yana insanlar ve dolayısıyla toplumlar zenginleştikçe soysuzlaşmaya devam ediyor. Ama dünyayı ve insanları koşulsuz sevenler karaya vuran deniz analarını kurtaran adam misali çevrecilik anlayışına devam etmeli ki dünya ve insanlar biraz daha fazla yaşasın.

Yaratıldık mı yoksa her şey mucizevi şekilde biraraya gelen atomların işi mi? Kitabın arka planında olan soru ve yazarın kendince bizi aydınlattığı eflatunvari soru cevap tarzında geçen kitabı... Ayrıca kitapta muallimimiz gorilin isminin İsmail olması kitap içindeki çok sayıdaki örüntülenmiş ve gizli mesajı anlamamızı isteyen gizli argümanlardan sadece biri.