Gizli Günce'nin yazarın kitabı olup olmadığı yayınlandığı zaman da tartışıldı. Bazı kaynaklarda eserlerinin arasında bulunmadığı da doğru. Ancak bir gerçek var ki o da bazı sanatçıların eserlerinin ölümlerinden çok uzun zaman sonra gün ışığına çıktığı.
Günce'de geçen olayların yazara yakıştırılamamasını anlamsız buluyorum. Cinsel yaşam denen şey öyle karmaşık ve öyle sürprizlerle doludur ki, kimin ne yaptığı, neden hoşlandığı dışarıdan şöyle bir bakmak ile anlaşılamaz.
Cinsellik üzerine yazabileceğim başka bir şey de, cinsellik konularında modernlik ya da çağa özgü diye bir şeyin olmadığı ve insanın var olduğu andan itibaren, cinsellik adına yapmadığı şeyin kalmadığı gerçeğidir. Roma'yı tekrar tekrar keşfetmenin alemi yoktur.
"Üveyanneye Övgü" romanının yazarının devlet başkanı oluşuna nasıl şaşırmıyorsak (en azından ben şaşırmıyorum), herkesin de herşeyi yazma özgürlüğüne sahip olduğunu kabul etmemiz gerekiyorsa, sadece istemeyen okumasın derim.
Özgür düşünen her okura da mutlaka okumasını tavsiye ederim. Lütfen kimse bu kadar gözü kapalı olmasın! Dünyada yok yok ki...