Garp Cephesinde Yeni Bir Şey Yok Hakkındaki Yorumlar

Büyük bir beğeni ile okudum. Savaşın kazananları ve kaybedenlerinin fotoğrafı çekilmiş.

Tam anlamıyla naklen savaş yayını, meraklısı okuyabilir!

Öğretmenimin tavsiyesiyle aldım filmi ile birlikte çok anlamlı oluyor.

savaşı çıkaranlar değilde savaşanlardan dinlemek lazım. harika bir anlatım..

Harika bir baş yapıt. Savaşın kimler için yapılmış olduğunu gayet açık belirtmiş yazar. Okuyun.

Uygun bir fiyata iyi bir basım olduğunu düşünüyorum. Fiyatına bakıp basımından şüphe etmeyin.

Kitapta en etkilendiğim bölüm: Dünyada kimsenin gözünde toprak, bir askerin gözündeki kadar kutsal olamaz. Asker ateş altında kendini boylu boyunca yere attığı zaman, ölüm korkusuyla yüzünü toprağa bastırıp, ellerini, ayaklarını yere geçirdiği anda toprak onun biricik arkadaşı, kardeşi, anasıdır. Asker korkusunu ve bağırışını toprağın sessizliği ve güveni içinde dindirir. Toprak onu bağrına basar, ona yeniden hayat verir. Bu yeni hayatın süresi bazen birkaç saniye sürecektir. O zamanda toprak kollarını askere ebediyyen açar.

savaşta bir askerin ne hissettiğini, neler yaşadığını çok net hissettiren bir eser.

Hangi savaşta, hangi ülkeden olursa olsun cephedeki askerlerin duygularının ortaklığını etkileyici bir dille yazmış yazar. Okunması gerekir.

Çıktığı zamandan bir süre sonra filme de uyarlanan bu eseri okumak çök güzel.

Cephe uzerine yazilmis okumasi gereken bir kitap .

I. Dünya savaşında Fransa' cephesinde savaşan Alman bir askerin ağzından savaşın maddi manevi götürüleri ve anlamsızlığını anlatan, akıcı bir roman... Ancak vermek istediği mesajı güçlü bir şekilde aktaramadığını göreceksiniz. Her zaman karşımıza çıkan yazım ve imla hataları da cabası! Şu paragraf kitaptan "Bir tek buyruk bu sessiz karaltıları bizim düşmanlarımız yapmış; yine tek bir buyruk onları dostlarımız haline getirebilir. Bir masa başında hiçbirimizin tanımadığı bazı adamlar bir kağıt imzalıyorlar. Ve sonra, önceden dünyanın en büyük suç saydığı ve en şiddetle cezalandırdığı suç, bizim en yüksek amacımız haline geliyor ve bu, yıllar yılı böyle sürüyor. Ama bu çocuk yüzlü, havari sakallı, sessiz adamlara bakarken, kağıt üstündeki buyruklar insana vız geliyor. Düşman mı? Bu adamların bize ne düşmanlığı var?"

Savaşta insanın insanlığını kaybetmeden normal bir yaşamı düşünmesi, onu yaşamaya çalışması üzerine kurulmuş güzel bir kitap...Daha iyi bir baskı olabilirdi...Tam metin ve kaliteli bir baskıyı tercih edin...

Savaşın korkunç yüzünü anlatan harika bir eser. Eserin tek sıkıntısı çevirisi. Daha özenli çevrilebilirdi, yazım hataları fazla...

Özellikle etrafımızın acımasız savaşlarla dolu olduğu böyle bir dönemde yeniden ve defalarca okunması gereken roman...

kitap o kadar güzel ki kendinizi cephede korkunç patlamalar ve uçuşan mermiler arasındaymışsınız gibi hissediyorsunuz. "savaş hastalık gibidir, kimse istemez ama bir gün gelip size bulaşır" umarım bu korkunç hastalık bize de bulaşmaz.

Kitabı okuduktan sonra Yaşar Kurt'tan Anne şarkısını dinlemenizi tavsiye ederim. Kitabı tamamlıyor bence.

Savaşın kazananı yok. Güzel bir kitap, güzel bir çeviri.

Savaşın acımasızlığı ve insanlıkdışılığına dair tüyler ürpertici bir kitap.Okurken kendinizi 2.dünya savaşının içinde buluyorsunuz.Akıcı dili ve gerçekçi anlatımıyla okunması gereken bir klasik.

Savaş hakkında yazılan harika bir kitap. Gençlerin savaşa nasıl sürüklendiğini çok güzel anlatıyor. Sonuçta savaşa karar verenlerin değil, halkın çocukları ölüyor.

Savaşların her zaman iki tarafının da kaybeden olduğunu hatırlatan güzel bir anlatım

adı tüm edebiyat ve okur çevrelerinde geçen bir eser.bu sebeple yüksek bir beklentiyle aldım kitabı.o şekilde de okudum.bazı bölümleri etkileyici. ruh tahlilleri gerçekçi. ama kitap buna rağmen tam amnasıyla beni kuşatmadı.

Savaş karşıtı okuduğum en iyi kitaplarandı. En soylu veya asil canlı diye üstün sıfatlarla yücelttiğimiz insanların birbirlerinin hayatlarına nasıl hunharca son verdiklerine dair dramatik bir roman. Okunmalı.

Filmini izlediğimde kitabın bu kadar büyük olduğunu tahmin edememiştim.

Savaşın insan hayatında yarattığı değişikliklerin farklı generasyonlar açısından ortaya konulduğu, stresli bir dönemde insanların birbirlerine neşe kaynağı olarak hayata tutunmaya çalıştıkları, düşman veya kötü kavramlarının ortaya çıkışında etkisi olmayan insanların ödedeği faturaların ağırlığını çok güzel tasvir etmiş bir klasik. Silah arkadaşlığı, can yoldaşlığı gibi kavramlar, savaş alanı ve eğitim alanının farklılığından kaynaklanan çarpık uygulamalar, eğitim ve tecrübe faktörlerinin insan hayatında yarattığı anlamlı değişimler güzel bir şekilde anlatılmış.

Savaşı farklı ve acımasız yönleriyle anlatan harika bir kitap tavsiye ederim.

I. Dünya savaşında cephe gerisinde yaşananlar, savaşın acımasızlığını gözler önüne seren harika bir kitap. Okurken adeta kendinizi cephede hissedeceksiniz.

Savaşın dehşetleri canlı ve her kesin anlaşıldığı dilde tarif edilmişdir

savaş psikolojini anlatan ilginç bir eser

Daha kendi hayatlarına sahip olamadan başkalarının hayatları için ölen gencecik çocukları anlatmış Remarque. Özellikle bizim insanımız tarafından okunması gerektiğine inandığım bir kitap.

Savaşa karşı nasıl durulur , nasıl mücadele edilinir , bu eser bir yol haritası oluyor. Elimizden sadece bukadarımı geliyor diyerek kendinizi sorguluyorsunuz bir süre sonra..

Savaş karşıtı olan ve bunu bu kadar güzel anlatan çok hoş bir kitap.Herkese tavsiye ederim.

Hayatının baharındaki insanların, acımasız ve anlamsız bir savaş uğruna, umutlarının, hayallerinin nasıl yok olup gittiğini anlatan güzel bir kitap.
"Genç değiliz biz artık. Dağları devirmek, dünyayı fethetmek isteğimiz kalmadı. Tam tersine kaçıyoruz. On sekiz yaşındaydık. Tam yaşamayı ve dünyayı sevmeye başlamıştık. Bizi bu dünyayı mahvetmekle görevlendirdiler. İlk bomba bizim yüreğimizin içinde patladı."

gercekten harika bir kitap 1.dünya savası zamanı alman askerlerin icinde bulundugu durumu anlatan bir kitap ..herkesin okuması gerektigine inanıyorum

Tam olarak roman değil, günlük tarzı yazılmış bir kitap. Bu kitabın gerçekçi tarafı kitabın etkileyiciliğini elbette artırıyor. Herkese okumalarını ve okutmalarını tavsiye ediyorum.

"İnsanın başparmaklarla bile örtebileceği böylesine küçük iki noktadan ne büyük bir keder yansıyabiliyor:gözlerden" Kitaptan..

Bu kitabı piyasada pek bulamıyorsunuz. Ben çok aramıştım.. İyi okumalar...

Savaşın faydasızlığını, insana dair ne varsa götürdüğünü ve daha fazlasını, bu kadar güzel, akıcı ve gerçekçi anlatan bir kitap daha okumamıştım. Ülkemizde yeterince tanınmaması üzücü.

Savaşın savaşçılar üzerindeki etkisini ve savaş olayını anlatan anlamlı bir kitap. şiddetle tavsiye olunur.

gaddar ve faşist eğilimli insanlar dünyamız için en büyük tehlikedir. erich maria bunu en iyi anlatan yazardır.

Savaşların kazananı yoktur, cümlesini çok güzel anlatan bir kitap. Savaş edebiyatının da şaheserlerinden biri. Remarque'a başlamak içinde kesinlikle doğru bir eser. 1.dünya Savaşı'nda bizim katılmadığımız cephelerde yaşananları da bu eserle anlayabileceksiniz.

Milli duyguların insana verdiği vatan aşkı ile, bir avuç genç yüreğin cepheye giderek 1. dünya savaşına katılmalarını anlatan bir eserdir. Kitabın önem arzeden kısmı bir savaşa sadece dışarıdan gözlem yerine birebir içinde bulunarak gerçekte insanlardan maddi ve manevi neler götürdüğünü ve haleti ruhiyelerini, fikirlerin ne kadar değişebileceğini gözler önüne sermesidir

savaşın kirliğiliğini belgelerle ortaya koyan bir kitap..

bir ölüş, yeniden doğuş kitabı. geride kalan hayatlar sevaşın götürdükleri ve savaşın getirdiği yeni ve yadırganan bir hayat. savaş nedir ve kimler için ne için yapılır. merak ediyorsanız buyrun okumaya

Remarque 1.dünya savaşına katılmış bir askerdir .Buradan hareketle çıkarak bu romanı yazmıştır.Savaş karşıtı ilk romanlardan biridir.Remarque aynı zamanda meşhur eden de bir kitaptır.Hitler döneminde yakılan kitaplar arasındaydı.

ilk defa okudum remarque müthiş bi deneme savaşın insanlar üzerindeki etkisini anlatan oldukça etkileyici bi kitap

Erich maria remarque'ın en iyi denemelerinden bir tanesi.Sizi savaşın soğuk yüzüyle karşı karşıya bırakacaktır.Bazı şeylerin değerlerini bilmemizi hakikaten sağlıyor.Elinize aldığınızda kopamayacağınız bir kitap...

Savaşın genç insanlar üzerindeki etkilerini anlatan savaşın vahşi yüzünü gözler önüne seren bir kitap

Nasıl? Değişen hiç bir şey yok değil mi? Remarque'ın tepkisi günümüz için de geçerli. Silahların modeli değişmiş olsa da , ölümün modeli değişmemiş, değil mi?
Genç ölüm, gözünüzün önünde ölen arkadaşınız, hasret. Cepheden eksile eksile savaşı bitiremeyen genç beyinler ve bedenler. Yazarın daha 18 yaşındayken I.Dünya savaşında cephede olması, romanın gerçekliğini artırıyor. Naziler 1933'te kitaplarını boşuna yasaklamamışlar. Nasıl beyinlerini yıkayabilileri o gencecik fidanların, okusalardı bu zararlı romanları.

Bir savaş ancak bu kadar güzel anlatılabilir.Evlerin en baş köşesine konulup arada bir okunacak bir klasiktir.Okurken düşünmemek imkansız gibi birşeydir.insanların biribirini bu kadar öldürme azminde olması ancak bu kadar güzel anlatılabilirdi.Yıllar önce yazılmış ama her zamana aittir bana kalırsa.Çünkü insanların birbirini öldürme hissi asla son bulmayacaktır.

İster savaş romanı olarak ister savaş karşıtı bir roman olarak görün ama bu kesinlikle gerçek bir klasik. Savaşın kasvet ve şiddetini, insan hayatının değer ve değersizliğini çok gerçekçi bir şekilde gözler önüne seriyor ve sorguluyor. Savaş hakındaki fikirleriniz kesinlikle değişecek.