Fatih Conan Hakkındaki Yorumlar

Onaylı Yorum Bu yorum, Onaylı Yorumcu tarafından yazılmıştır.
Fatih Conan
Güneyde Schamak'ın kulelerinin kadim sessizliği, batıda derin bataklıkların uzandığı yolun sonundaki kara Tl'asuol falan, çeşitli fantastik mekanlarda koşuşturmacalar, kovalamacalar, Conan yine bir işler peşinde, buz mavisi gözlerinin parıltısıyla turuncu bandanası korku saçıyor, zorlu rakiplerini o dehşet veren çevikliği ve kaslarıyla bir bir hacamat ediyor derken yine bir Howard koşuşturmacasıyla karşı karşıyayız. Zamanları karıştırma hadisesinden dibine kadar yararlanan Howard, Roma İmparatorluğu'nun dağılışıyla ortaya çıkan kaos ortamının bir benzerini yaratıyor ve Conan'ı bu karmaşanın tam ortasına bırakıyor.

Bileğine kuvvet yiğit, baltana zeval gelmeye!
Her şeyi iktidar hırsı taşıyan dört adam başlatıyor, çağlar öncesinin unutulmuş büyüleriyle Xaltotun'u diriltiyorlar. Orastes, Valerius, Tarascus ve Amalric, üç bin yıldır uyuyan efsanevi büyücü Acheronlu Xaltotun'u diriltip bu kara büyü üstadını yere çalacak yegane silahı, Ahriman'ın Kalbi'ni büyücüye teslim ediyorlar. Adam bunu açılması çok zor bir kutuya koyup ortadan kaldırıyor ama yeterince iyi saklayamıyor, sonradan bu gruptan biri taht oyunlarından tırsıp Xaltotun'un döneklik yaparak hepsini öldürmesinden korkarak kutuyu çalıyor, Güç Yüzüğü'nün çıktığına benzer bir yolculuğa çıkıyor. Bir kutu ve peşinde yirmi adam, Conan dahil. Neyse, burası daha sonra.

Xaltotun çok çaça bir büyücü, o sırada Aquilonia tahtında oturan Conan'a diş biliyor ve siyasi oyunlarla adamlarını birer birer tahta çıkartıp düşmanlara savaş açıyor. Conan'ın macerayla dolu günleri, korsanlık ve yağma zamanları geride kalmış, herif soylu kanı taşımamasına rağmen tahtı baltayla ele geçirmiş ve bırakacak gibi değil ama Xaltotun o güne dek görülen en kuvvetli büyücü denebilir, savaş öncesi bir büyü yapar ve Renly Baratheon hadisesine benzer bir şey gerçekleşir; Conan'ın çadırında bir gölge belirdikten sonra savaşçımızı felç eder. Conan kıpırdayamaz, yerine kendisine benzeyen bir adamı geçirirler.

Savaş başlar ve anlatım tekniklerini kullanması açısından çok başarılı bulduğum Howard'ın sürprizi belirir: Savaşı Conan'a bir yardımcısı anlatır ve bütün savaşı onun ağzından dinleriz. Şöyle canlandırabilirsiniz; bir çadırın içinde Conan yatıyor, çadırın girişinde yardımcısı heyecanla savaşı anlatıyor. Kamera sabit, yardımcının orduların manevraları hakkında söylediklerini duymanın yanında yüz ifadesini de görüyorsunuz. Sonra Xaltotun'un hayvani büyüsü yüzünden tepeler Conan'ın ordularının üzerine çöküyor, büyük bir yenilgi. Yardımcı şoktan donmuş bir haldeyken kendine geliyor ve komutanını kaçırmaya çalışırken öncü kuvvetler çoktan çadırın civarına gelip herkesi kılıçtan geçiriyor. Conan yakalanıyor, yancılar devrik kralı öldürmek istese de Xaltotun bizimkini sağ bırakıyor ve diğerlerinin nefretini kazanıyor.

Xaltotun, Conan'ı zindanına kapatıyor ve köle olması için baskı yapıyor ama adamımız yine bir yolunu bulup cehennemle yüzleşiyor, bir canavarı öldürüp kirişi kırıyor. Zenobia, Conan'ın kaçmasını sağlayan kadın, daha sonra Conan'ın eşi olacak. Kadınlar Howard'ın hikâyelerinde yan karakterler olarak karşımıza çıkıyor ve söylendiği gibi bir kadın düşmanı değil Howard. Kadınları ikinci plana yerleştirdiği söylenebilir ama roller kesinlikle önemsiz değil, bu yüzden Howard'ın eserleri kadın-erkek odaklı arketipçi bir okumaya son derece açık. Kahramana yardım eden kadınlar, ihanet eden kadınlar, kahramanı dönüştüren, yeni bir yolculuğa çıkaran, yolculuğunu biçimlendiren kadınlar... Çok zengin bir mevzu.

Sonrası Conan'ın bitmeyen maceraları işte. Kalbin peşinde eski günlerine dönüş yapıyor Conan; gemiyle denizlere açılıp köleleri kurtarıyor, aradığını buluyor ve adamımızı alt ediyor. Bu gemideki köleleri kurtarma hadisesi de incelemeye değer. Monarşinin demokrasi olarak değerlendirildiği bir dünya bu, dolayısıyla bir efendiden başka bir efendinin -Conan- buyruğuna giren kölelerin sevincini anlamak mümkün ama açıkta kalan noktalar var. Sevinçten hoplayıp zıpladıktan sonra tekrar küreklere dönüyorlar, değişen bir şey yok aslında. Başlarında efsanevi bir komutan var, komutanın sözünden çıkmaları yasak ama daha çok yağma yapacakları için mutlular. Yani bakınca adamların özgürlük problemi yok, herkes mamasına bakıyor. Diş geçirebilen başa geçiyor, mevzu bu.

Conan işte, macerayı seven adam. Uç rastlantılar, bir anda ortaya çıkan yardımcılar falan derken olay iyice mitolojik bir hal alıyor, parodiye dönüşmeye ramak kalıyor ama anlatan ciddi, okuyan ciddi, bize de adamımızın yardığı kafalardan, öldürdüğü kötülerden zevk almak dışında bir şey kalmıyor. Hadi bakalım.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
qball
16.02.2015
Etkileyici anlatımı -zaten karakteri beğeniyorsanız- lezzeti katlamış. Önceden çizgi romanını okuduğum bu kitabı, severek ve bir solukta okudum. Conan severlere (ne desek alırlar) değil, onu tanımayanlara tavsiye ederim. Savaş, gizem, büyü, ihanet, intikam, sadakat... Ne ararsanız var.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
darkcavalry 24.03.2005
Kitap uzun süredir kitaplığımda duruyordu, işe gidip gelirken otobüste zaman geçsin diye yanıma almıştım, ama bu kadar güzel olacağını tahmin etmemiştim. Hele ki tesadüf eseri dinlediğim Deicide - Sacrifical Suicide parçası ile bu kadar özdeşleşebilir, Özellikle Amon: Feasting The Beast albümündeki 7 ve 8. parçalar Conan'ın mağaradan kaçışında çok güzel oluyor. Benim görüşüm tabiki ama denerseniz katılacağınızı umuyorum.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (5)
Hayır (1)
Bu Yorumu Yanıtla
celest 24.07.2001
Fatih Conan; Oldukça uzun bir seri olan Conan serisinin ileriki dönemlerinde geçen bir bölümü. Ama bu kesinlikle okuma zevkini azaltmıyor. Çocukluğumuzda John Buscema'nın çizgileri ile tanıdığımız Conan'ı bu orjinal ve yaratıcısının elinden çıkmış hali ile de çok seveceksiniz.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (4)
Hayır (3)
Bu Yorumu Yanıtla
camel 10.07.2001
Robert E. Howard bir tarihçi aslında ve Avrupa tarihinden etkilenerek yazdığı en önemli eseri Fatih Conan. Uzun bir serinin Türkçeye çevrilen ilk romanı. Unutulmuş büyülerin uyanması ve yardımıyla kaderin çizdiği yolda ilerlerken kazandığı krallığını kurtarmak ve tekrar başına geçmek için geldiği yollardan tekrar giderek geri kazanma çabasını anlatan fantastik bir öykü. akıcı bir roman. Türkiye'de daha çok çizgi romanlarıyla bilinen Conan'la ilgili birçok kitap daha dilimize çevrilmeyi bekliyor. Yazarın erken yaştaki intiharıyla devam romanlarının bir kısmı başka yazarlar tarafından kitaba alınmıştır. Bir barbarın hikayesini basit ve yalın bir şekilde anlatan hoş bir kitap. Fantastik romanlar seviyorsanız ya da Conan çizgi romanlarını okumuş biri olarak nostalji yaşamak isterseniz okumanızı tavisiye ederim.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (17)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla