Kitabın ağırlığı, yazıların küçüklüğü, sayfa sayısının fazlalığı sebebi ile okumayı sürekli ertelediğim için pişmanlık duyduğum bir kitap.
Yazarın yarattığı fantastik dünyanın ve karakterlerin tanıtılması için ilk 100 sayfa biraz yorabiliyor insanı. çivileme, parekılıcı, fırtınaışığı, parlayanlar, yokelçiler, sprenler... kafa karışıklığı yaratıyor insanda. ama alıştıktan ve olayların kurgusuna kendinizi kaptırdıktan sonra elinizden bırakamıyorsunuz.
Son sayfalarda, olayların heyecanı ve kafamıza takılan bazı soruların ardı ardına cevaplanması serinin devamı hakkında daha çok merak uyanmasına sebep oluyor. Harika bir kitap olmanın ötesinde, bitince içinizde kocaman bir boşluk yaratıyor.