Kitap değerlendirmelerinde "güzel" ifadesini kullanmak istemem ancak Murat Özyaşar'ın her iki kitabı için güzel ifadesini açarak, Türk Edebiyatının yeni kuşak öykücüleri arasında kendine has bir anlatım ve dil geliştirdiğini söyleyebilirim. Öyküler kendi coğrafyasında geçip, yaşanıp, hissediliyor. Ancak kişiler tamamıyla her yerden insan hal, his ve düşüncelerle örülü. Her iki kitabında görülen belirgin bir özellik var: Şiir dili, tadı ve kokusu. Yazılarındaki bu koku yazarın bilerek gerçekleştirdiği bir durum olmadığını düşünüyorum. Bu durum yazarın şiirle olan bağıyla ilgili. Kürt olan veya Kürtçe bilen arkadaşlar, Diyarbakır özelini de göz önüne alarak; Kürtçe hisleri ifade eden sözcüklerin Türkçe yazılmış bir öyküde nasıl harmanlanıp ,sırıtmayacak bir biçimde, yer tuttuğunu hissederek okuyacaklardır. Kitap, öykü ve yazar üzerine anlatılacak çok değerlendirmeler var. Bütün bunları bize düşündüren, hatırlatan tabi ki Sarı Kahkaha.