HER bölümü bir kitap olacak kadar değerli olan bu kitap, akıcı dili ile 5 günde bitti.
Diğer taraftan; bazı bölümlerde (körburunluların dimitriye yaptıkları, dilaranın başına gelenler ya da alpayın saklanması gibi ) bazı konuların soluk soluğa anlatıldığı ancak bölüm bittiğinde konunun tamamen söndüğü, başka bir bölümde o olayın üstün körü anlatıldığını düşünüyorum. Bunun için her bölümün ayrı ayrı kitap haline gelecek kadar anlatılmaya hakkının olduğunu ama olayların tam olarak hakkının verilmediğini, en önemli yerlerde kesilip başka konulara geçildiğini, kitabın bu anlamda eksik kaldığını düşünüyorum.
Bir yorumum da, kitabın konusunu yanlış yazanlara; kitabın konusu 12 eylül değil, daha çok türkiyenin sürekli değişen, dinamik olan rum politikası çerçevesinde halkın yaşadıkları, 12 eylül de anlatılıyor ancak kitabın konusuna 12 eylül darbesi demek, darbeyi anlatan onca kitaba haksızlık olur.