“Çetin Balanuye popüler bir dille, Baruch Spinoza'nın ‘sevinç' kavramını ele alıyor ve tıpkı bir hastanın ilaca ihtiyacı olduğu gibi, eğer ilaç alınmazsa hasta olarak kalacağı ve hatta hayata gözlerini yumacağı iddiasından yola çıkarak sevince ve neşeye ne kadar ihtiyacımız olduğunu söylüyor. Bu şekilde anlama gücümüzün kesinliğe varacağını, pozitif ve sonsuzluk içeren fikirleri mutlak veya türeyen bir şekilde, sadece süreye bağlı değil ama sonsuz ve ebedi olarak algılayacağımızı ve neşe sayesinde karman çorman fikirlerden kurtulup, kendi gücümüzün artacağını anlatıyor. Bir anlamda sevinç sayesinde akla ulaşacağımızı gösteriyor. O halde ‘nasıl yaşamalıyız?' sorusu buradan mı geçmektedir?” (Prof. Dr. Ali Akay, Sosyolog)