Bahriyeli, yaşamının 10 senelik bir bölümünü anlatıyor dinleyicilerine. Halbuki ne kadar suskundu öncesinde.
Kalplerde ayrı bir yeri olan İzmir'i, tuzlu denizi, bir filozof olduğu su götürmeyen dayısını, annesi/kayığı/katamaranı olan Feryal'i, palavracı büyük enişteyi, kalpten hiçi silinmeyen Tülin Abla'yı, sistematik küçük enişteyi, uykucu anneanneyi, çoğu zaman yok ama var olduklarında etkili izlere bırakan 2 hala ve 1 yengeyi, küçük bir tanışmışlık ve uzun bir yazışmayla örülü ilk aşkı Emre'yi...
Aradaki 17 yıllık sürede Bahriyeli'nin başına neler geldi de Bahriyeli birden suskunluğunu bozup anlatmaya başladı kendini diye merak uyandırıyor. Keşke devamı gelse dedirten bir bildungsroman.