AHmet Ümitin en önemli özelliği, olayları anlatırken çevreyi, karakterlerin ruh hallerini çok iyi yazabilmesi. Sis ve gece isinli kitabında da bu becerisini gayet başarılı bir şekilde göstermiş. Ama aynı şeyi kitabın kurgusu ve konusu için söyleyemeyeceğim. Beyoğlu rapsodi'si isimli kitabında kitabın sonunda okuduklarınız suratınıza tokat gibi çarpıp şok etkisi oluşturuyordu. Bu kitapta sonunu okuyunca 'aaa ne acayip bitti.' deyip yazarın kitapta sizi meraklandırmış olmasının karşılığını alamıyorsunuz. Aklıma gelen küçük bir ayrıntıyıda söylemeden geçemeyeceğim. SAnki konunun bir kısmı Hiram Abas ve Mehmet Eymür'ün Mit hakkında yazdıkları gizli rapordan sonra başlarına gelenleri kaleme alınarak yazılmış gibi. Dil ve üslüp olarak güzel ama konu olarak başarısız bir kitap olmuş...