İnanç/felsefe ekseninden ziyade, tarihi perspektife sahip olan bir kitap. Dinin geçmiş toplumlarda sahip olduğu önemli fonksiyonun altını çiziyor, bu fonksiyonunun olumlu olduğunu vurguluyor ve bugün de etkisini koruyabileceğini söylüyor. Çeviri yorucu, arada zorlama kelimelere de rastlıyorsunuz, hele hele "felsefe"nin "falsafah" yazılması beni benden aldı. Önemli bir not, kitabın savunduğu tanrı tek tanrılı dinlerinki değil. Daha heterodoks, panteizme kayan, pagan kültürleri yansıtan bir tanrı anlayışının, pragmatik düzlemde kalan bir müdafası var.