"İnsan kalıplı cesedi ve kalıpsız rûhu ile müştereken hareket ederek bir işi başarıyor, meselâ şimdi sen benimle konuşuyorsun ve konuşurken de kalıplı olan varlığımı görüyor, kalıpsız olan mânâmı göremiyorsun. Nasıl ki bir sümbülü elimize alıp, bu sümbüldür; bu da kokusudur, diye birini bir tarafa birini öteki tarafa ayıramıyorsak, insan da cesedini gösterebiliyor, rûhunu, cevherini gösteremiyor. Şu halde îman denen esrârı ben sana nasıl elimle tutup göstereyim?" s. 39, Son Menzil, Samiha Ayverdi