İlk basımını 1977 de yapmış bu eser, fakat Yaşar Kemal o günü dünü bugünü yarını anlatmış adeta. Neyi mi anlatmış? Başta iri yarı bir filler sultanını, bencil doyumsuz keyfine düşkün herkesin emrine amade bir köle olmasını isteyen filler sultanını. Yanında onun elini eteğini öpen hüdhüdlerin başı Ulukepez’i. Ve karıncaları.. Çoğu zaman umutsuz, düşünmeden sırf canlarını kurtarmak için kendilerine söyleneni yapan, ölen , öldürülen, hakları yenen , aşağılanan , kendi kişiliklerini bırakıp başkalaştırılmaya zorlanan karıncaları. Fakat nihayetinde hür karıncaları.. Peki Yaşar Kemal’in bahsettiği fil sadece büyüklüğü hortumu ile doğada var olan fil mi karınca sadece çalışkanlığı ile tanıdığımız o minik dostlarımız mı? Yok canım.