“Yarın Yapayalnız”ın özetlenecek bir hikayesi yok; tıpkı hiçbir aşkın başkası için anlamlı bir hikayesi olamayacağı gibi. Elbette her şey olup bittikten, yaşananlar tüketildikten sonra bir başlangıç ve bitiş noktası seçebilir ve bir hikaye uydurabiliriz ona. Ancak aslolan zamanın akışıyla geçen süreç değil, o zamanın içindeki yaşantı anlarıdır. Selim İleri, işte bu yaşantı anlarını yakalamaya, Handan Sarp ve Elem arasındaki ilişki üzerinden aşkın genel karakteristiğini bulup çıkarmaya çalışıyor. Coşkulu duygular, tensel hazlar, kıskançlıklar, bencillikler, gururun engellediği sözler, ama en çok da -özellikle iki kadın arasında yaşandığı, sevicilik ya da lezbiyenlik gibi sıfatlarla aşağılandığı için- toplumsal baskılar yönlendiriyor aşkı.