Fabien Toulmé'nin üç ciltlik "Hakim'in Yolculuğu" serisi son zamanlarda en çok etkilendiğim çizgi işlerden biri. Böyle eserler yapıldığı için çizgi roman ayrı, özel ve eşsiz bir sanat dalı.
Serinin ilk cildi "Suriye'den Türkiye'ye" başlığı ile sunuluyor ve açılış kısmında Toulmé bu hikayeyi neden bize anlatmak istediğinden dem vuruyor ve diyor ki: "Göçmenler dendiğinde tek bir varlıktan söz edilmediğini vurgulamak yerinde olur diye düşünüyorum. Farklı uluslardan, farklı öyküleri olan, ülkelerini farklı nedenlerle terk etmek durumunda kalan bir grup birey."
Son dönemlerde siyasi ve tarihi olayları akademik eserlerden öğrenmek sıkıcı gelmeye başladı. Bunun yerine o olayların içerisinde olan, olayları yaşayan insanların hikayelerini okurken daha çok keyif alıyorum. Düşünüyorum, hissediyorum. Zaten bu nedenle Hakim'in yolculuğuna bayıldığımı söyleyebilirim.