Bir Ölünün Defteri Hakkındaki Yorumlar

Kitap çerçeve hikaye tekniği ile yazılmış bir kitap. Gayet akıcı ama konu klasik.

Dili ve anlatımı ile o yıllarda yaşamışlık ve aynı derde ortak olmuş gibi bir his bırakan bir eserdi.Okumak isteyenlere tavsiyemdir.

Halid Ziya'nın diğer eserlerine göre daha ince sayılabilecek İzmir dönemi romanlarından biri. Halid Ziya klişe bir şekilde aşk üçgeni olabilecek bir konuyu tercih etmiş, iki erkek ve bir genç kız arasındaki aşk ilişkisi söz konusu.. Konu olarak özgün bir tarafı yok ve tavsiye edemem fakat teknik anlamda Halid Ziya'nın yetkinliği tartışılmaz.. Ben de merakla okuyacağım.

Ciğer söken bir aşk dramı. Severek okudum.

melankoliden boğuldum eserden!beğenmedim!

Bu döneme karşı ayrı bir ilgim var. Halid Ziya'da bu dönemin ilk akla gelen kalemlerinden.

Güzel kitap ama ilmi şeyler okusak daha yararımıza :))

Psikolojik bir dramın yankıları. dili ve kurgusu da başarılı

Türk Klasiklerinden.

Halid Ziya'nın farklı anlatım teknikleri denediği romanı.

Aşkın en kederli hali...

romanın sondan baslamasını degişik ve hosbuldum.

halid ziya'nın izmir dönemi romanlarındandır. çok çok sevdiğim, bir çırpıda sizi içine çeken ve içinizi burkan bir kitap.

Yeşilçam filmi tadında... Tesadüfler ve kederli cümlelerle donatılmış roman.

o dönemein edbiyatına göre söylersek güzel.fakat mai siyah kitabından çok çok aşağıda bir kitap.edebi bir dili seven okuyucu olarak beklentimi pek karşılamadı.

romancılıkta farklı bir bakış diyebiliriz özellikle başlangıç ve finalin iç içe olması dikkat çekici

tavsiye ederim.. harikaaa

Aşkını zamanında açamayan ve kalbine gömen bir insanın acıklı aşk hikayesi...

Klasik Türk filmi havasında ilerleyen hikaye-roman karışımı bir kitap. Kelime dağarcığını geliştirmek isteyenlere yardımı dokunacaktır.Bu nedenle tavsiye ederim.

Osman Vecdi'nin sonu beni epey sarstı. Yazarın hayatı gözden geçirildiğinde bu romanın hakiki bir macera olma ihtimalinin pek de uzak olmadığı anlaşılacaktır. Tenini dokunmuş ve havasını teneffüs etmiş olduğu bir hikayeyi anlatmış Halit Ziya. Yalnız savaş kısmı pek tatmin edici olmamış bilmem neden. Ve tamamlanmamış bir roman tadı var içimde...

Halit Ziya edebiyatımızın en ünlü kalemlerinden birisi şüphesiz. Bunu "Bir Ölünün Defteri" ile de zaten kanıtlamış. Edebiyatımızın Batı etkisinde kaldığı dönemlerde yazılmış bir roman olmasına rağmen milli değerleri ağırlıklı gösteren bir roman.

İkinci bir nokta da Özgür Yayınları'nın romanı orijinal metinlerine sadık kalarak yayımlaması. Hem yazarın üslubunu yazdığı kelimerle kavrama şansımız artıyor hem de anlamını bilmediğimiz kelimeler için sözlük bulundurmak zorunda kalmıyoruz.

Halt Ziya'nın eserleri her gencin, özellikle ilk ve orta dereceli eğitim kurumlarında eğitim gören gençlerin okumaları gereken eserler. Çevremde gördüğüm herkese ve sesimi duyan herkese şiddetle tavsiye ederim.

İlginç ve çok sürekleyici bir macera geçiren artık ölü olan adamın defteri... Çok akıcı bir roman, Halit Ziya'nın diğer romanlarını da tavsiye ederim.

hüzünlü bir aşk hikayesi

trajik ve duygusal bir aşkın hikayesi çok güzel şekilde işlenmiş.Halit Ziya UŞAKLIGİL'in diğer kitapları gibi bu da çok güzel.Herkese tavsiye ederim..

Kitapta duygusallık ön planda..Aşkın bir gence çektirdiği ıstırapları konu edinmiş..Dili sade, okunmaya değer, akıcı bir kitap..Tavsiyedir..

Kitabın adını görünce ilgimi çekti ve konusuna da bakınca sürükleyici ve ilginçtir diye aldım ve okumaya başladım.Ama kitapta umduğumu pek bulamadım.Halid Ziya'nın klasikleşen üslubu aynıydı tamam ama olaylar beni o kadar çok sıktı ki hiç sürükleyici değildi.Kitap bir an önce bitsin diye kendimi zorlayarak okurken sonlara doğru biraz daha olaylara kendimi verebilsem de önereceğim kitaplar arasında değil.

Kitap eski türk filmleri tadında bir aşk hikayesi. Fakat biraz daha basit kalmış. İki erkeğin bir bayana karşı olan ilgisi ve tabiki bir kazanan var ama kazanan kişi astlında bir rakibinin olduğundan haberdar değil. Okurken inandırıcı olmayan yönleri var mesela Vecdi Hüsam'ın Nigar'ı sevdiğini farkedebiliyor fakat Hüsam Vecdinin duygularından tamamen bi haber üstelik en yakın arkadaşlar. Tasvirler biraz uzun sürmüş ve sadeleştirme sırasında bir çok kelimenin bu güncel karşılıkları parantez içinde yazılmış, bu ilk başlarda biraz dikkat dağıtıcı fakat sonrasında alışılıyor. Kitabın tek ilginç yanı olayları bir ölünün defterinden okuyor olmak...

üçüncü şahsın romanı diyebileceğimiz bir kitap.Hüzünlü bir aşk hikayesi.Romantik okuyucular için önerilebilir,ama çok beğendiğimi söyleyemem.Tasvirler uzun olduğundan sıkıcı geldi.

haliy ziya'nın en güzel eserlerinden birisi. birçok eski yazım eserde olan sıkıcılık bu kitapta yok ve tek çırpıda okunabiliyor. Kitap dramatik bir şekilde bitiyor ve bu sonda insanı gerçekten etkiyor. Özellikle eski yazım eserlerin sıkıcı olduğunu anlaşılmaz olduğunu düşünenlere özellikle tavsiye edebileceğim bir eser.

Kitapta olaylar Servet-I Finun zamanında olmasına karşın kitabın dili anlaşılacak kadar sade yazılmış.

Yazar,olaylarda duygusallığı ön planda tutup;olaylar arasında her nekadar zaman
ve mekan bakımından kopukluklar olsada kitaba bir sürükleyicilik kazandırmış.

Aynı kızı seven Vecdi ile Hüsam’ın hayatı anlatılmaktadır.
Vecdi ölürken Hüsam’ a söylemek istediklerini bir defterde olduğunu söyler. Hüsam defeteri okumaya başlar. Vecdi halasının kızı Nigar’ ı sevmektedir. Birgün Nigar’ ın Hüsam’ ı sevdiğini öğrenir. Bunun üzerine savaşa katılır. Savaşta kolunu kaybeder. İstanbul’ a döner. Nigar ile Hüsam’ ın evlendiğini öğrenir. Eve gider ve hastalanır. Hüsam eve geldiğinde Vecdi ölmek üzeredir. Ve defteri Hüsam’ a verir.
KİTABIN ANA FİKRİ: Aşk kendinden çok sevdiğini düşünmektir.
Betimleme ve konusuyla ilgi çekici bir kitaptır.

Osman Vecdi adında bir kişinin halasının kızına aşık olması fakat bunu açıklayamaması ve halasının kızının Vecdi’nin en samimi arkadaşına aşık olup onunla evlenmesi.Konu gayet iyi işlenmiş olmasına rağmen aşkının büyüklüğü belirtilmemiş bir insanın,bu aşkı kaybettiği için hayata küsmesi pek inandırıcı değil.Olaylar çok sade ve sonu tahmin edilebilir bir şekilde gelişiyor.Konular arasında yazarın deneme niteliği taşıyan fikirleri,beni çok etkiledi.Değişik bir konu sıkılmadan okudum.

"...Hüsam şaşırdı:
-O kim?
Hasta doğrudan doğruya cevap vermeyerek devam etti:
-Bu sırrı yaşayacağım son güne kadar saklamaya karar vermiştim.Bugün artık ağırlığına dayanamamakta olduğum bu hayatı bırakmak üzere bulunduğum için işte onu sana söyleyeceğim, Hüsam!
Hastanın eli küçük yazıhanenin gözünü gösteriyordu:
-Orada bir kara defter bulacaksın.Bu güne kadar herşeyini pek iyi bildiğini sandığın kişinin esrarını bu defterde bulacaksın..."

Çok acıklı olan Vecdinin hikayesini Halid Ziya'nın bol tasvirli kaleminden okuyacaksınız.
Ama insan sormadan edemiyor.O güne kadar halasının kızını bir kardeş gibi gören Vecdi, halasının kendi kızını teklif etmesiyle nasıl aşık oluyor?İnsan nasıl başkalarının tesiri altında hiç düşünmediği, kardeş yerine koyduğu bir insana aşık olabiliyor?Bu kadar kolay mı yani?