Ölü Evinden Anılar Hakkındaki Yorumlar

Akıcı güzel bir kitap kesinlikle okunmalı

Dostoyevskı ıse tereddutsuz okunur

yazım yanlışları olsa da okumaya çok çok değer bir eser... psikolojik ve davranışsal çıkarımlar çok yerinde.

Hapishanede yaşayan insanların ruh hallerini, karakter analizlerini ve insan manzaralarını Dostoyevski'nin gözünden görmek için mutlaka okumalısınız.

Dostoyevskinin kıvrak kaleminden insan manzaralarını okumaya devam. Mehmet Ali KILIÇ.

Dostoyevski eserleri arasında daha güzelleri de var tabiki .

Hapishane anıları .Dostoyevski her durumda okunur

Lisedeyken bir çırpıda bitirmiştim derste. Sırf vakit geçsin diye. Ayıbımı şimdi anlıyorum.

Dostoyevski'nin kendi hayatından doğrudan edindiği izlenimleri bulabileceğiniz bir roman. Yarı otobiyografik olduğunu düşünüyorum, sürgün ve hapis yıllarından anılar derlenmiş adeta. Tabi insanları bir yere kapattığınızda başta özgürlük, adalet, insanın içindeki iyi-kötü ve ahlak kavramları da keskinleşiyor elbette, kitapta da bunları bolca irdeleyebilirsiniz. Belki bir Karamazov Kardeşler ya da Suç ve Ceza gibi derin değil fakat okumaya kesinlikle değer.

Dostoyevski, dünya edebiyatının atalarındandır. hayatı acılarla geçmiş bir yazar. kitaplarında da bunu okumak mümkün. dostoyevski'nin bu kitabı biraz da kendi cezaevi yılları gibi okumak gerek. okunası muhteşem bir kitap.

dam cezasına çarptırılmış ve son anda kurşuna dizilmekten saniyeler önce affedilmiş bir yazarın gerçekler kesitidir.. Yorumsuz denecek kadar iyidir.En beğendiklerimdendir..

Bir klasik eser ve şüphe duyulmadan okunması gereken bir yazarın kitabı.

dostoyevskinin her eserini seviyorum kendi hayatından kesitler sunması onun hakkında bilgi edinmemizi de sağlayan bir eser

tam bir dostoyevski kitabı...yarı anı yarı roman şeklinde yazılmış sürgün hatıraları...dostoyevski insana dair gerçekleri puslu ve karamsar üslubuyla anlatmış yine...bu sefer kendinden de izler var yazdıklarında...okunmalı...

19.Yüzyıl Rus edebiyatının devlerinden Dostoyeski'den bir anı roman.Anı roman diyorum,çünkü kitabın yazarın kendi sürgün ve hapis günlerinden izler taşımaması imkansız.Tüm Dostoyeski eserlerinde görüldüğü gibi bu eserde de yoğun karakter ve ruhsal betimlemeler mevcut.İnsana olayları adeta yaşatıyor.Kaçırılmamalı...

Kitap yarısından sonra akıyor. Sabretmem gerekti.Dostoyevski'nin akıcı eserlerini daha çok seviyorum. Mutlaka okunmalı ama uzun sürede bitirdim

Lisedeyken okumuştum. Çok beğenerek okudum. Dostoyevskite yeni başlayanlara tavsiye edilebilecek bir eserdir.

Yazarın okuduğum 9. kitabı idi 10. da ÖTEKİ olacak. Çok iyi bir analizci. Tahlilleri inanılmaz.

Okurken keyif aldığım bir eser mutlaka okunmalı özellikle tasvirleri çok başarılı

Dostoyevski'nin okunması gereken kitaplardan hem o dönem Rusyasından hem o dönem hapishanelerinden kesitler anlatarak insan manzaraları sunuyor okura.

Kitap çok iyiydi. Bu kadar az kişinin okumuş olmasına çok şaşırdım. Kitapta dikkatimi çeken çok şey vardı. Mesela çok ağır bir suç işlemiş mahkumu aralarına alıp, ona kendilerini çok iyilikleri dokunmuş gibi ilgi göstermeleri gibi. Güzeldi. :)

hapishane yaşamı, mahkumiyetler, hatta mahkumların psikolojik durumları...Gercekten okunmaya değer. Özellikle hukukla alakası olanlar okumalı...

Anı roman olarak görülebilecek bir kitap. Akıcı olmamakla birlikte sürgün hayatını ve oradaki insanların psikolojilerinin iyi tanımlandığı okunulabilir bir kitap.

dostoyevskinin sürgün cezasından somut izler taşıdığını bildiğimiz roman, bir aydının hapishane hayatına dair gözlemlerini bizlerle paylaştığı okunası bir kitap.mahkumların çocukluğu, pişmanlığın yadsınması, suçlunun soyluluğu gibi tema dostoyevski'nin -daha olgunluk döneminde bile olmamasına rağmen- farklı bir yol çizeceği muştalar gibi.

çevresiyle fazla irtibatı olmayan,konuşkan olmayan bir kimsenin kendisine dost olarak günlüğü seçmesi ve ona bütü sırlarını iç dünyasını açması...hapishanede kürek cezasıyal geçen yıllar...okurken hapishanedeki kişilerle birebir tanıştığınız bazılarını kendinize yakın bulduğunuz bazılarından nefret ettiğiniz hissedeceğiniz etkileyici bir yapıt....

hapishane yaşamını öyle bir işlemiş ki yaşamaktan beter oluyorsunuz.ordaki ıstırapları siz çekiyorsunuz adeta.
ruh çözümlemeleri ve insanların davranışlarının betimlenişi çok başarılı..
okumanızı tavsiye ederim.

Şunu belirtmeliyim ki kitapta sizi sarıcak bi hikaye yok(en azından bana öyle geldi)ama o dönemdeki hapishane hayatını öyle güzel anlatıyor ki işte o yüzden bu kitabı okumalısınız diyorum

Dostoyevski henüz başyapıtlarını vermeden genç bir edebiyatçı dönemin popüler felsefi toplantılarının müdavimiyken yanlış bir kararla çar tarafından idam cezasına çarptırılır,infazdan önce son gün 4 yıl Sibirya'da hapis cezasına çevrilir.İşte bu kitap oradaki günlerini,hapishaneye düşmüş bir aydının başından geçenleri anlatır.Ancak klasik tarzıyla yani parmak ısırtacak ruh çözümlemeleriyle.O kadar akıcı olamamasının sebebi aslında budur.Kendinizi bir aydın gibi hissediyor ve aynı şeyin başınıza gelebileceğini düşünüyorsanız eminim daha çok seversiniz.Siyasi veya felsefi konulardan çok söz açılmaması mahkumların psikolojileri ve bunun davranışlarına yansıyışına daha bir odaklıyor.