Karlı Dağdaki Ateş Hakkındaki Yorumlar

Kesinlikle okunması gereken bir eser, kitabı bir süre okuyunca artık orada bulunan ve gizli bir karaktere dönüşüyorsunuz. Sadece yerleştiğiniz karakteri yazar yazmamış oluyor. Olay örgüsü de çok güzel içine çekebiliyor, sürükleyici ve sürekli merak içinde oluyorsunuz. Tavsiye edebileceğimiz bir kitap...

Refik Halid Karay'ı çok severim. Bu eseri bana onun tarzından biraz farklı geldi ancak eserin sonu beni oldukça etkiledi.

Değişik bir aşk kurgusu, sadece duyguyla olan ve herşeyden vazgeçiren aşk. Ve genellikle bu aşklar gerçek le uyumsuzdur. Hayali güzelde olsa. Böyle başlayıp 1-2 yıl mutlu olunsa da bu aşklar acı bir sonla biter. Türk filmi tadında .

Kapağı çok hoş bir kere. Okunmalı bence bu kitap.

Kitabın kapağı Yeşilçam'a da atıfta bulunmuş ve afişte yazarın en büyük aşk romanı olduğu yazıyor. Aşk, tutku ve benzeri konulu kitapları okumak her zaman çok da doğru değil ama yazarın bu konuları ne amaçla ve nasıl işlediği ile de bağlantılı bu konu. Ayrıca yazarın en büyük aşk romanı diye belirtilmesine rağmen daha fazla duyulan kitapları da var. Eskilere dönmek istediğim zaman okuyacağım kitaplardan biri olarak kitaplığımda saklıyorum.

beğenerek okudugum ve kütüphanemde bulunmasını istediğim kitaplardan biri

Binnur ile yusufun yaş farkına rağmen aralarında olan aşk.

beni çok etkileyen bir kitap olmuştu. belki de lise çağlarımda olmamdan kaynaklana bir durum. ama şunu itiraf etmeden duramayacağım: sevdiğim kızın bu romanı okumasından korkarım...

refik halid karayın klasik romanlarından tasvirler çok güzel ama sonu beni çok mutsuz etti daha güzel bir şey bekliyordum...

Refik Halid Karay, Karlı Dağdaki Ateş romanında 20'li yaşlarında genç ve güzel bir kız olan Binnur ile 40 yaşlarında olan Yusuf adındaki adamın aşkını konu alır.

Bir tarafta zenginlik, konforlu bir ev ve hayat, şatafatlı gelecek hülyaları, Amerika hayallerinin temsilcisi Ulvi Bey; diğer tarafta Kocadağ'a otağını kurmuş, 'topluma karnı tok olan', özgün ve doğal bir hayat sahibi, herkesle haşir neşir olmaktan uzak kalmayı yeğleyen ve tanıyanların 'kar adamı' dediği gizemli, yakışıklı bir adam: Yusuf. Ve bu iki farklı karakter arasında mütereddit, 'gök mavisi gözlü' bir körpe fidan:Binnur. Binnur'un çevresi ve mantığı Ulvi'yi yeğlerken; duyguları kayakevinde ilk görüşte tutulduğu Yusuf diyor. 'Aşk geldiğinde mantık bacadan kaçıyor' ve herkesin tahmini tabi ki alt üst oluyor. Mutlu sonla biten klasik bir roman denilebilecekken Binnur'un gel-gitleri, araya akrabadan Erbil'in ve gizemli adamın gizemli oğlu Kaya'nın girmesi kanımızı tersyüz ediyor. Aşk, kıskançlık ve... Usta işi tasvirlerin damağınızda tad bırakacağından emin olabilirsiniz. Roman tekniği açısından zayıf olsa bile okunası bir kitap. Farklı ve zevkli birkaç saat geçirmek isteyenler için modern bir masal.

Romanın konusu, Binnur adındaki güzel bir öğretmenin, aşkı temsil eden Yusuf ile parayı, rahatlığı, lüks hayatı temsil eden Ulvi arasında bir tercih yapamaması, bundan dolayı sürekli bir tereddüt içinde bulunması ve bu tereddütün etrafında çerçevelenen olaylardır. Olayların fazla ve heyeceanlı olmaması romanın akıcı olmasını önlemiş, okuyana büyük bir can sıkıntısı vermiştir. İsmi kadar güzel bir roman olmayıp, son bölümünden başka övebileceğim bir yanı yoktur. Binnur’un sürekli fikir değiştirmesi bir yerden sonra okuyucuyu kızdırıp, kişiye romanı okumayı bırakmayı bile düşündürtmüştür. Bu, Refik Halid Karay’ın okuduğum ilk kitabı. Konu olarak fevkalade güzel bir roman ama yazarın tarzının hoşuma gitmediğini söyleyebilirim.

Romanın konusu, Binnur adındaki güzel bir öğretmenin, aşkı temsil eden Yusuf ile parayı, rahatlığı, lüks hayatı temsil eden Ulvi arasında bir tercih yapamaması, bundan dolayı sürekli bir tereddüt içinde bulunması ve bu tereddütün etrafında çerçevelenen olaylardır.

Olayların fazla ve heyeceanlı olmaması romanın akıcı olmasını önlemiş, okuyana büyük bir can sıkıntısı vermiştir. İsmi kadar güzel bir roman olmayıp, son bölümünden başka övebileceğim bir yanı yoktur. Binnur’un sürekli fikir değiştirmesi bir yerden sonra okuyucuyu kızdırıp, kişiye romanı okumayı bırakmayı bile düşündürmüştür.Genel olarak bakarsak güzel.