Büyücü, yoksulluktan gelen ancak daha sonra ikon olan bir kadın ve erkek ile ünlü bir sinema oyuncusu ve futbolcunun hayatlarını konu alıyor. Benim şahsi favorim, ilk tanıştığımız karakter olan ve ileride ünlü bir futbolcu olacak olan Sıtkı oldu. Annesi canını dişine takıp, onu okutmak için çırpınırken Sıtkı ne yapsa beğenirsiniz? Okulu ekip, top oynamaya kaçıyor! Bu senaryoda okulu ekip kaçmanın sonu iyi oluyor çünkü sizin de anladığınız gibi Sıtkı keşfediliyor. Yiğit Okur’un çocukla çocuk olan anlatımının da etkisiyle özellikle Sıtkı ve annesinin arasındaki diyalogları sırıtarak okudum. Hele ki annesinin oğlunu gazete gördüğü zamanki sevinci, gururu, ortalığı ayağa kaldırması gözümün önünde adeta… Büyücü, biraz da Amores Perros’u hatırlattı bana.