“Tanrı cehennemi yarattığında oturup ağladım.
Binlerce melek de benimle ağladı.
O kadar korkutucuydu ki bir kere bakan bir daha bakamazdı.
Sonra Tanrı insanı yarattı.
Ben ve melekler ağlamayı kesip rahatladık.
Çünkü cehennem bizim için değildi.
Zavallı Âdem!”
“Tanrı, Havva’yı kaburga kemiklerimden yaratarak bana en büyük haksızlığı yaptı.
Bütün hayatım bu eksik parçamı aramakla geçecek…”
“Âdem’in altına yattığım gün bundan sonra hayatım boyunca hiç üstüne çıkamayacağımı düşünemedim. Bilseydim hep altında kalacağımı, ilkinde üstte çıkmakta ısrar ederdim.
‘Yorulma sen,’ dedi bana kibarca, ‘bütün yükü ben taşırım.’
Seven göz kördür.
En basit bir davranışın bile zamanla alışkanlığa dönüşeceğini, karşısındakine acı vereceğini kimse bilemez.”
İnsanın varoluşundan beri süregelen sorunlar; neden varım, kadın erkek ilişkilerindeki paslı çarklar, dinmeyen can sıkıntısı, sömürülen sevgi, vs. Yazar Sedat Sezgin, öykülerinde mizahi bir dille bir türlü kabuk bağlayamayan bu yaraları yeniden deşiyor.