Çağdaş Azerbaycan edebiyatının ünlü simalarından olan Hanali Kerimli 1951 yılında Nahçıvanın Şahbuz ilçesinin Mahmudoba köyünde doğdu. Şair, edebiyatçı, filoloji üzerine felsefe doktoru, Nahçıvan Devlet Üniversitesinin doçenti, ikinci çağırış Nahçıvan Muhtar Ali Meclisinin milletvekili, Nahçıvan Muhtar Cumhuriyetinin emektar muallimi ve Azerbaycan Yazarlar Birliği üyesidir. Birçok ilmî, içtimaî, fikrî makalelerin, “Ay ışığında”, “Anamdan mektup”, “Bu da bir masaldı”, “Benim fikrimce”, “Duygularım, düşüncelerim”, “Benim gönlüm bir ummandır”, “Payız duyguları” şiir kitapları, “Ali ve orta mekteplerde Cenubi Azerbaycan edebiyatının tedrisi metodikası” ders kitapları yayınlanmıştır. Hakkında “Şaire mektup”, “Sözün Alınca Kalesi” makale topluları ve Dr. S. Beşir’in “Hanali Kerimli: Bir ömrün masalı” incelemesi yayınlanmıştır. Şiirleri Türk, Rus, İngiliz, Fransız ve Fars dillerine çevrilmiştir.
AHLAT TAŞI
Çarşının içinde bir et kütüğü,
Üstünde, başında pıhtılaşmış kan.
Başının üstünde dönüyor balta,
Ey gaflet düşkünü, uyuma, uyan...
Ufunet taşıyan pis et kütüğü,
Üstünde ne kadar başlar vurulmuş?
Ne kadar ananın acı gözyaşı,
Ne kadar bacının kanı savrulmuş?..
Başın çizgi çizgi balta izidir,
Keşke çürüyüp de gitseydin çoktan.
Sen Allah kargışı, bende düşmanı,
Ayıramadın ki hakkı nahaktan.
Farkına varmadan balta vuran kim,
Üstünde doğranan nedir, necidir.
Ya tilki kuyruğu, ya şir pençesi,
Ya da bir ülkenin liyakatıdır.
Haramdır bu yurdun toprağı, suyu,
Kendi kendisine düşman olana.
İçte yabancının buyuruk kulu,
Dıştaysa benimki, benim olana.
Başının üstünü kesen kasaplar.
Yüzü yüzler görmüş tellalbaşıdır.
Senin ömür yolun, senin görkemin,
Başların değdiği ahlat taşıdır.
Sen ey et kütüğü, ey ahlat taşı,
Ne zamana kadar yaşayacaksın?..
Üstünde vurulan mağrur başların.
Bir gün günahını taşıyacaksın.
