Uğruna savaş fırtınaları kopan, eşsiz parıltıdaki kudretli taşlar... Işıltılı Yürekler... "İyiliği yüreğine hapsedemezsen ışıltı kaybolur." Çok uzun zamandır o taşların peşinde olan bir tarikat... Savaş... Kan... Yıkım... Daha da kötüsü, umutsuzluk... "O taşlara hiçbir kötülük el sürmemeli, süremez... sonu yıkım olur." Kutsal bir görev amacıyla, bir araya gelmiş bir grup gezgin. Onların macerası Işıltılı Yürekler'in yazgısıyla kesişiyor. Ve kader ırmakları aynı yöne doğru akmaya başlıyor. Umutsuzluğa giden bu kaderi onlar değiştirebilecekler mi? Yoksa kaderin bu acımasız döngüsünde kendileri mi değişecekler?