Bu kitapta, hayatının her devresinde kendisi kalarak, dürüstlükten ayrılmayan bir bürokrat, siyasetçi ve insan portresini bulacak, M. Zekai Özcan’ın yakın tarihe ilişkin anılarını okuyacaksınız.
Ana temada, siyasetçilerin, çalışma hayatının temel problemlerini çözmek yerine popülizmi seçerek Sosyal Güvenlik Kurumunu batıracak yollara nasıl saptıklarını göreceksiniz.
Bu yolculukta yolsuzluk peşinde, kendi ikbali için şov derdinde olan Bakanları isim isim yakinen tanıyacaksınız.
Bir zamanlar devlete kaynak aktaran Sosyal Güvenlik Kurumu’nun siyasi çıkarcılıkla gelecek kuşakların refahını çalma pahasına ne hale getirildiğinin tanıklığını yapacak, bu amaçta siyasetçi-bürokrat işbirliğinin her usulsüzlüğe nasıl kılıf bulduğunu öğreneceksiniz.
M. Zekai Özcan’ın bürokrat ve siyaset gözünden, birlikte mesai yaptıkları, Süleyman Demirel, Turgut Özal, Bülent Ecevit, Necmettin Erbakan, Kemal Kılıçdaroğlu ve Recep Tayyip Erdoğan hakkındaki değerlendirmelerini okuyacaksınız.
Özcan’ın, Sosyal Güvenlik Sistemi reformunun yasalaşma sürecine verdiği katkıya, akabinde bu reformlardan uzaklaşılarak tekrar batış sürecine, “Kürt Açılımı” ve ülkemizi bölünmeye götürecek benzeri projelere karşı TBMM’nde verdiği bireysel mücadeleye ve bunun sonucunda Ak Parti’nin en güçlü olduğu dönemde onu istifaya götüren sebeplere yakinen şahitlik yapacak, yine dünyada bir benzeri olmayan şekilde seçim yatırımı olarak kanunlaştırılan EYT düzenlemesini ve daha birçok güncel ülke sorununa ilişkin görüş ve önerilerini öğrenme fırsatı bulacaksınız.
Yine, bürokrasi ve siyasette, iyi ve doğrudan hızla nasıl uzaklaşıldığını, adam kayırmanın, rüşvetin, yalanın, talanın, iftiranın nasıl normalleştiğini, çoğu siyasetçinin tek derdinin sadece şahsi çıkarı olduğunu, bunu gerçekleştirmek için bütün kutsalları siyaset aracı olarak nasıl kullandıklarını örnekleriyle göreceksiniz.
Kısaca bu kitapta belgeleriyle çok şeye tanıklık edip çok hayıflanacaksınız.
