1908 İkinci Meşrutiyet inkılabından bu yana tarihimiz rezaletler, hıyanetler ve facialarla doludur. Sultan Abdülhamid'in şefkatli ve pederşahi otoriter idaresini beğenmeyen Jön Türkler, masonlar, sabataistler, İttihatçı çetelerine önce "Hürriyet, müsavat, adalet, uhuvvet" naraları atarak başlamışlar, sonra, Hakan-ı Sabık'ın sıkı idaresine rahmet okutacak zulümler, şenaatler, şerefsizlikler sergilemişlerdir. Bu kitap, bugünkü nesillerin unutmuş olduğu bir komplonun hikayesini (yazarın) hayatını anlatıyor.