MüthiÅŸ bir romantik olan bestecimizin gündelik yaÅŸamı bile, alabildiÄŸine duygusal evreniyle iç içe geçmiÅŸ, büyüleyici bir gerçeklik senfonisiydi benim için. Böylesine özgün bir yaÅŸamdan oluÅŸan müzikaliteyi yakalamak için, bir insanın kim bilir nasıl bir yüreÄŸi, ne kadar olaÄŸanüstü bir beyni olmalıydı?…Â
Â
Bu kitap elbette ne biyografi, ne tarih, ne de bir müzik kitabı… Alışılmışın dışında bir roman yalnızca... Bütün kaygılarıma karşın, yakın geçmiÅŸte yaÅŸayan gerçek bir deÄŸerimizi, ölümünün 100. yılında roman kahramanına dönüştürerek, hem duygusal hem de düşünsel evrenini anlatmaya çalıştığım,bunun için de yıllarımı verdiÄŸim için bile kendimi mutlu sayıyorum.            Â
LÃœTFÄ°YE AYDIN
Â
Büyük tanbur üstadı Cemil Bey’in ölümünün 100. yılında Lütfiye Aydın’ın kaleme aldığı Dehanın Sesi, klasik Türk musikisinin ve aynı zamanda Cumhuriyet öncesi son kuşağın da romanıdır.
Â
Birçok belgesele imza atmış olan Lütfiye Aydın, incelikli bir anlatımla aktardığı Tanburi Cemil Bey’in yaşamında, Şehzade Seyfettin Efendi, Tevfik Fikret, Leyla Saz, Şair Nigar gibi dönemin önemli isimlerine de yer veriyor. Yazar, ayrıca Cumhuriyet döneminin ilk yılları ile 1930’ların sanat dünyasından kesitlerle Cemil Bey’in oğlu olan Mes’ud Cemil Tel’in Nâzım Hikmet’le dostluğunu da öyküleştiriyor.
Â