banner
Doğu Batı Sayı: 37 Mayıs, Haziran, Temmuz 2006 (Üç Aylık Düşünce Dergisi) / Entelektüeller 3

Doğu Batı Sayı: 37 Mayıs, Haziran, Temmuz 2006 (Üç Aylık Düşünce Dergisi) / Entelektüeller 3

Entelektüeller III

Bir hayat tarzı ve üslup oluşturma, ayrıksı durabilme ve konformizmin iktidara göz kırptığı çoğu yerde muhalif kalabilme, entelektüellerin zihin dünyamıza tat kattığı kimi özelliklerindendir. Entelektüellerin muhtelif tanımları verilmiştir. En başta onun bilgisi salt bilgi birikiminin kıyısında kümelenmemiştir. Konunun uzmanı olmak ya da kamuoyu önünde niceliğe ilişkin bir performans sergilemek ‘münevver’ bir aklın ölçüsü sayıl­ma­mıştır. O başka kaygıları gündeme taşımak için vardı ve bilginin ötesinde bir ‘vicdan’ meselesi devreye giriyordu. 19. yüzyıl Rusya’sında "Halka Doğru" yürüyen inteligentsia tabaka, sefalet içerisinde yüzen milyonların kalbi olmuştu. Entelektüel kimi kaygılarla kamuoyu önünde nevzuhur ederken toplumla kendi arasında kaçınılmaz bir ‘kopuş’ sürecini de başlatıyordu. Statüko ile marjinaliteyi iki ayrı uca yerleştiren bir gerilimdi bu... Bu süreç, ister tek başına bilinçli ve iradî bir hâl alsın, isterse koşulların ve statükonun dışlaması sonucu halkın ve cemaatlerin önünde ‘yabancı’ ve ‘kışkırtıcı’ aydın karakterleri yaratsın, bütün mesele bu ‘kopuş’u hangi zihniyet düzeyinde yorumlamamız gerektiğidir? Eğer ente­lektüellerde basit anlamıyla bir tutarlılık, bağlılık aramak gerekecekse böyle bir çaba boşunadır. Geçmişteki hatırı sayılır entelektüellerin biyografileri, onların başlangıç yerleri ile geldikleri son nokta arasında büyük farklılıklar olduğuna işaret ediyor. Ve en ilginç sorular da, bir cemaatin üyeleri tarafından değil etraflarından yalıtılmış, bir topluluğun refleksine göre davranmayan bu kişiler tarafınca ortaya atılmıştır. Gramsci’nin, Sartre’ın, Said’in, Ülgener veya Mardin’in yaşamlarından hareketle onların bir entelektüel olarak hafızalarda yer edinmiş olması, geniş birikimlerinin yanında kitleleri uyandıracak özgün, panzehir fikirler üretmelerindendir.

Doğu Batı’nın üç ciltlik Entelektüeller sayısını yayına hazırlarken, Türkiye’de ideal anlamıyla entelektüel bir kaygının varlığından söz edilemeyeceğini gördük. Neredeyse tüm tartışmalar belirli bir kurgunun içerisinde yer alma mücadelesine dönüşmüştür. Türkiye’de entelektüeller giderek birbirine benzeyen, aynı dili kullanan, aynı gündemle meşgul olan karakterler hâline gelmiştir. Artık kamuoyunu bağımsız entelektüeller değil, cemaatler belirlemektedir. Homojenliğe doğru giden bir yolda, entelektüel bireyin en büyük harcı, yani sorgulama kabiliyeti, tepkisi ve heyecanı elinden alınmıştır. Prestijli mevkilerden ortalama bir bakış açısı, ortalama bir sistem eleştirisi getirmek yeterli görünmektedir. Ne muhalif ve müdahil tepkileri dile getirecek güçlü bir ses yükselmekte, ne de bu sesin alt perdesini oluşturacak belirli bir akla ve sistematiğe hizmet eden yapıtlar üretilmektedir.

Bu durum bizlere, Tanzimat’tan beri süregelen tanıdık bir sendromu çağrıştırmaktadır. Klasik Türk romanlarında müzminleşmiş aydın profillerine sıklıkla rastlamak mümkündür. Recaizade Mahmud veya Hüseyin Rahmi’nin romanlarında, aydınımızın içinde bulunduğu kriz genellikle ‘yabancılaşma’ sorunu başlığı altında ele alınmıştır. Esasen bir kavram olarak ‘yabancılaşma’, bütünsel bir tavır alıştır. Her türlü bilgi ile kurulan sorunlu bir ilişkidir. Bizim örneğimizde, yüceltilen ile küçümsenen, kabul edilen ile reddedilen, bütünsel bir bilginin, bütünsel bir yabancılaşmanın çerçevesine sığmamakta, farklı yönlere bakan bir güç ve otorite ilişkisi kurulmaktadır. Bu durum bazen Batılı bir düşünürün, hiç bilmeyenler için takdim ediliş şeklinde de tezahür edebilir. Böylelikle, Türk aydını, bir yandan küçümseyici bir bakışla toplumla kendi arasındaki elitist mesafesini korurken, diğer yandan bilinçaltında kendinden üstün olarak kodladığı Batılı bilgi formları karşısında aynı tavrı gösterememektedir. Bu eşitsiz durum da, bütünsel bir fotoğraf yakalamamızı engellemekte, aydınımızı farkında olmadan içinde yer aldığı tehlikeli bir iktidar avcısı masalına sürdürmektedir.

Taşkın Takış

Liste Fiyatı: 150,00
Yayın Tarihi: 11.07.2006
ISSN: 9781303724374
Dil: TÜRKÇE
Sayfa Sayısı: 229
Cilt Tipi: Karton Kapak
Kağıt Cinsi: Kitap Kağıdı
Boyut: 16.5 x 24 cm

Bu üründen 47 adet satın alınmıştır.


İlgili Kategoriler:

Kitapyurdu Fiyatı:
136,50

24 Saatte Kargoda? Stokta 1 ürün var

Sepete Ekle

Kazanacağınız Puan: 82

Fiyat Geçmişi: Product Price History Thumb
Platin Üye olarak kargo ücreti ödemeden ekstra indirimli alışveriş yapabilirsiniz.
Üstelik yalnızca kazandığınız puanlarınızla ekstra ayrıcalıklara sahip olabilirsiniz.
Platin Üyeliği Hemen Başlat
Platine Özel Fiyat: 122,85
banner

loading
Bu kitaba link vermek için alttaki html kodu web sayfanıza koyabilirsiniz;

<a href="https://www.kitapyurdu.com/dergi/dogu-bati-sayi-37-mayis-haziran-temmuz-2006-uc-aylik-dusunce-dergisi-entelektueller-3/83935.html"> <img src="https://img.kitapyurdu.com/v1/getImage/fn:4972100/wi:85/wh:true" alt="www.kitapyurdu.com'dan satın al" border=0></a>
banner
banner
banner
loading
banner
banner