Bu şiirleri yazarken hayata ve yaşamaya dair birçok şeyi gördüm ve öğrendim. Kimi zaman kendimi çok yalnız hissettiğim bir gece vaktinde, kimi zaman uzun uzadıya gözlerimin önüne serilen bozkırlarda, kimi zaman bu bozkırları izleyerek yaptığım otobüs yolculuklarında zihnimin ve düşlerimin beni götürdüğü yerlere varıp düş heybemin içindekileri çıkarıp kâğıtlara döktüm. Heybemden dökülen her sözcükte, dizede ve şiirde yaşamaya dair umutlarımı yeniden tazeledim.
Şiir yazarken neden şiir yazdığım konusu da kafamı kurcalamıştı. İsmet Özel’in deyişiyle ‘’Demek ki şiiri bizim için gerçek kılan şiirin üstün, ince, yüksek düzeyde bir söz sanatı oluşu değil, bizim ona tutunma tercihimizdir.’’ Bu deyişle karşılaştığımda şiir yolculuğumun epey ileri bir noktasındaydım ancak o ana dek süregelen sebep arayışımı sonlandırmıştı. Bu kitap ile birlikte yazın hayatıma yeni bir ivme kazandırma amacıyla yeni bir yolculuğa çıkıyorum.