Şüphesiz bizim bu çalışmadaki hedefimiz, İslâm kültür ve medeniyetinin oluşum sürecindeki en erken dönemlerden birisi olan Emevîler devriyle sınırlıdır. Günümüzden bakıldığında çok uzak bir dönem gibi gözükse de, Emevîler dönemi, İslâm kültür ve medeniyet tarihimizin önemli ve ayrılmaz bir parçasıdır. Geçmiş bizim bugünümüzü ayakta tutan, canlı ve etkin güçtür. Uzaktan etki diye bir şey yoktur. Geçmiş, ta uzaklarda, mâzide değil, buracıkta, yani içimizde yaşamaktadır. Öyleyse geçmiş, yaşadığımız hayatın önemli bir bölümünü oluşturur. Bu sebeple, İslâm kültür ve medeniyetinin oluşumunda büyük aşamaların elde edildiği Emevîler dönemini, yaşanan hayatın bütün boyutlarıyla incelemeye, büyük bir ihtiyaç vardır.