Şarklı bir talebesi, O’na hakaret ettiğini duyduğu Cevdet adındaki valinin konağı etrafında atı koşturup: “Cevrik Paşa, Cevrik Paşa, Seyda’ma hakaret etmişsin; çık meydana seni geberteyim…” mealinde bağırıp kurşun yağdırmış…
Üstadım ise: “Eski talebelerim davamız için ölümü göze
alırlardı! Şimdiki talebelerim ise bütün ömürlerini İman davamız için harcıyorlar…” diyerek hizmeti için nasıl olunmasını veciz bir şekilde ortaya koymuştu!
“Kardeşlerimizden İslâmköy'lü Hâfız Ali Efendi, kendine
rakip olacak diğer bir kardeşimiz hakkında gösterdiği hiss-i uhuvveti çok kıymettar gördüğüm için size beyan ediyorum:
O zât yanıma geldi; ötekinin hattı, kendisinin hattından iyi olduğunu söyledim. O daha çok hizmet eder, dedim. Baktım ki; Hâfız Ali kemal-i samimiyet ve ihlas ile, onun tefevvuku ile iftihar etti, telezzüz eyledi. Hem üstadının nazar-ı muhabbetini celp ettiği için memnun oldu. Onun kalbine dikkat ettim; gösteriş değil, samimî olduğunu hissettim. Cenab-ı Allah'a şükrettim ki, kardeşlerim içinde bu âli hissi taşıyanlar var. İnşâallah bu his büyük hizmet görecek.”
(Barla L.)