“İşte sen bu çiçeksin Aleşa. Burada yaşayan herkes gibi, hepimiz gibi. Toprağın sahipleri değişse de biz geven çiçekleri her zaman o toprağın üstünde açacağız. Yanımızdan gelip geçenler bizi umursamayacak, farkımıza bile varmayacaklar. Biz onlar için gözlerinin önünden akıp giden değersiz ot parçalarıyız. Onlar, beslendiğimiz, suyunu içtiğimiz toprak için birbirleriyle savaşacaklar. Ezelden beri birbirlerine galebe çalacak ve hükümranlıklarını hiç son bulmayacakmış gibi ilân edecekler. Biz yine burada olacağız. Dünün sonsuz kudret sahiplerinin yarın esâmesi okunmadığı gün, biz o toprağın üstünde olan biteni izliyor olacağız. Çünkü biz, bu toprağın gerçek sahipleriyiz.”