Batı uygarlığı mirasını, metinleri özgün dillerinden okuyarak özümseyen, Yunan-Roma kültürü konusunda büyük bilgi birikimi sahibi İtalyan şair ve felsefeci Giacomo Leopardi'nin (1798-1837) düşüncelerinin ve yazılarının merkezini, yanılsama ile gerçeklik arasındaki bitimsiz diyalektik savaşım oluşturur.
Leopardi, 1824 yılında, henüz yirmi altı yaşındayken Operetten Morali'nin (Hisseli Kıssalar) büyük bir bölümünü yazmıştı. Bu yapıtına yergili diliyle insanın arzularını ve düş kırıklıklarını kalıcı imgelere dönüştürdü ve onlara evrensel bir nesnellik kazandırdı.
Dönemin eleştirkmenleri tarafından, yapıtın felsefi içeriği olumsuz ve yıkıcı olarak nitelenerek tepkiyle karşılandı. 1850'de kitabı Yasaklı Kitaplar Listesi'ne girdi.
Yirminci yüzyılın başında, klasik geçmişin üslup saflığına dönmek gerektiğini savunan önemli genç İtalyan eleştirmenleri ve şairleri, Hisseli Kıssalar'ın, düzyazı yazılmış olsa daı, büyük bir şiir yaptı olduğunu öne sürdürler.
Ünlü İtalyan eleştirmeni Francesco De Sanctis, Leopardi'nin şairliğini öne çıkarsa da, onun İtalyan edebiyatının gelişimindeki konumunu belirledi.
Böylece Leopardi, iki ünlü çağdaşı Ugo Foscolo ve Alessandro Manzoni ile İtalya'nın büyük Romantik üçlüsünü oluşturmakla kalmadı, Avrupa Romantik akmının en ünlü yazarları arasında hat ettiği yeri aldı.