“İnsanlar birbirlerine karşı çok zalim olabiliyor.”
Amerikan edebiyatının önde gelen eserlerinden Huckleberry Finn’in Maceraları; ırkçılık, savaş, özgürlük gibi derin toplumsal meseleleri satirik bir üslupla ele alırken bir yandan dostluğa dair duygusal bir anlatı sunuyor.
Babasının zulmünden kaçarken yolu kendi kurtuluşunun peşindeki kaçak köle Jim’le kesişen Huckleberry Finn, yeni yol arkadaşıyla birlikte Mississippi Nehri boyunca özgürlük adına atıldıkları kimi zaman korkunç kimi zaman gülünç maceraları anlatıyor. Yolculuk sırasında birbirine düşman iki aile arasında kalan, kurnaz dolandırıcıların tezgâhına alet olan, Jim’den ayrılmak zorunda kalan ve en yakın dostu Tom Sawyer’a kavuşan Huck, karşılaştığı tehlikeler sayesinde gerçek iyilik ile toplumun yozlaşmış değerleri arasındaki çelişkilerle yüzleşiyor.
“Modern Amerikan edebiyatının tamamı, Mark Twain’in Huckleberry Finn kitabına dayanıyor. Amerikan yazınının kaynağı o. Öncesinde hiçbir şey yoktu. Sonrasında da onun kadar iyisi olmadı.”
–Ernest Hemingway