Eğitim-öğretimde yöntem kolaylığı sağlamanın yanında ilimler arasındaki bağlantıyı ortaya koyma ve ilim dallarının sınırlarını belirleme gibi gayelerle ilimleri tasnif etme geleneği ilkçağlardan itibaren düşünürlerin ilgilendiği konulardan biridir. Sözü edilen ilimler tasnifinin sistematik olarak ilk defa Aristoteles tarafından yapıldığı bilinmektedir. Daha sonraki dönemlerde pek çok çalışma yapılsa da Müslüman bilim insanları ilimleri sınıflandırma konusundaki çabalarıyla bu sahadaki önderliği uzun bir süre devam ettirmişlerdir.
Ä°slâm dünyasında ilk defa Fârâbî ile sistemli bir nitelik kazanan ilimler tasnifi Müslüman düşünürler arasında oldukça raÄŸbet bulmuÅŸ; zamanla muhtelif disiplinlere mensup düşünürler bu alanla ilgili eserler telif etmiÅŸtir. Dolayısıyla Ä°slâm düşüncesinin en zengin geleneklerinden biri haline gelen ilimleri tasnif etme, kaleme alınan eserler vasıtasıyla bu alanda belli bir literatürün oluÅŸmasını saÄŸlamıştır. Bu çalışmada sözü edilen geleneÄŸin günümüze kadarki serencamı tespit edilirken bir yandan Ä°slâm coÄŸrafyasının farklı bölgelerindeki düşünürlerin ilim anlayışları ortaya konulmakta diÄŸer yandan da dönemin eÄŸitim-öğretim müfredatına dair ip uçları verilmektedir. Günümüzde ise belli baÅŸlı kategorilere ayrılması neticesinde ilimleri yeniden bir tasnife tutma zorunluluÄŸu hasıl olmuÅŸtur. Elinizdeki bu kitapta mevcut ilimlerin farklı bir yöntemle kapsamlı bir ÅŸekilde tekrar sınıflandırıldığını göreceksiniz.Â