Ortaya çıkışlarından başlayarak İsmâililerde görünen şey, görüşlerini kanlı suikastler ile anlatmaya ve zorbalıkla kabul ettirmeye çalışmalarıdır. İsmâililer, yıkıcı ve bozguncu bir misyon üstlenmişlerdir. Bunun sebepleri arasında İran düşüncesini, Eflatuncu ve Platoncu felsefe ile birleştirerek yeniden canlandırmak ve Müslümanlardan intikam almaktır.
Her ne kadar İslam’ı yorumlamaya çalışmış olsalar da bir terör ve kaos yarattıkları kaçınılmaz bir kesinliktir. Yarattıkları bu ortam ile hedef aldıkları Sünni düşünce ve onun koruyucusu olan Selçuklu Türkleridir.
Yaptıkları sapkın propaganda ile Müslümanların inancını zayıflatmayı amaçlamış, dinin masum bir imam tarafından öğretilebileceği fikrini yayarak, bunu sistematik şekilde işleyen bir örgüt hâline gelmeyi amaçlamışlardır.
Bunu yaparak Şii Fatımî Devletinin hâkimiyetini meşrulaştırmak ve Şii görüşünü yaymayı hedeflemişlerdir.
Günümüz toplumlarında da inanç birliğinin bozulduğu zamanlarda, ortaya çıkan kaos ve terörden toplumların nasiplerini aldıkları göz ardı edilemez .Bu durum, toplumları kendi içinde birlik ve beraberlikten yoksun bırakırken, dış güçler tarafından kullanılmaya ve müstemleke edilmeye müsait hâle gelmelerine sebep olmaktadır.