Orta Asya'nın ileri karakollarındaki bir kasabada hırslı bir katip, başyapıtını yazma hayalleri ile yaşamaktadır. Ama eserine başlayabilmesi için önce tarifi mümkün olmayan güzellikte, dağlardaki karlar gibi saf o mükemmel kağıdı bulmak zorundadır. Şahların, sultanların ve çarların birbirleriyle müttefiklik kurdukları, sayısız anlaşmalar yaparak birbirlerini denedikleri, on dokuzuncu yüzyılın hareketli zamanları yaşanmaktadır. Burası casuslar ve alimlerin, din adamları ve sahte doktorların, general ve prenslerin, hırsızların, entrikaların, mücizelerin ve cinayetlerin kol gezdiği bir dünyadır. Bu dünyada her şey kağıda endekslidir. Onsuz diplomasi, ticaret, sanat hatta şak bile imkansızdır.