Gözleriniz çok güzel hanımefendi. Sanki ormanlar yeşeriyor her bakışınızda. Saçlarınız, onlar da deniz misali. Kaç yıldız batıyor gülüşünüzle ya da kaç dünya oluşuyor avuçlarınızda? Güzelliğiniz paha biçilmez bir antika...
Kahkahalarınız bir cennet bahçesi. Kısılan gözleriniz hangi kelime ile anlatılır bilemem. Ben zaten söz konusu siz olunca pek konuşamam. Bazen bir iki şiir yazarım ardınızdan, o da kitap oluyor gidişinize...
Yeşil en çok sizde güzel. Siz bende güzelsiniz. Sizde bana ait, benim bilmediğim detaylar var. Yağmurlar mesela. Gözleriniz bulut olduğu vakit, yüreğime dökülüyor gözyaşlarınız. Bir de sizden gidememenin yıkılmışlığı var üzerimde. Kaç şiir yazıldı sizden sonra duvarlara. O şiirlerdi; beni size bağlayan, sizi ise uzaklara...
Yanıbaşımdayken bile asırlar var aramızda. Zaman sizsiniz. Dün de yarın da. Ama siz şimdiden değilsiniz. Siz ki bende eskisiniz. Aşk sizin eskiziniz...
Bu kitap size yazıldı hanımefendi. Şiirler arkanızdan döktürdüğünüz gözyaşlarımı; noktalarım, vazgeçişlerimi anlatır size. Hasretim ancak böyle son bulabilirdi...
Kibrite ithafen...