The New York Times en çok satanlar listesinde altmışın üzerinde romanının yer almasıyla kırılması güç bir rekorun sahibi olan Jennifer L. Armentrout, çok sevilen Kan ve Kül dünyasında geçen Ten ve Ateş serisinin ilk kitabıyla okurlarındaki kıvılcımı alevlendiriyor.
Â
İlkellerin peçesi altında doğan ve Kader Perileri’nin vaat ettiği Bakire Seraphena Mierel’in geleceği hiçbir zaman kendisine ait olmadı. Atasının halkını kurtarmak için yaptığı anlaşmayı sürdürmek adına daha doğmadan Seçilmiş olan Sera, hayatını geride bırakıp kendini Konsort olarak Ölüm İlkeli’ne sunmak zorunda.
Â
Ne var ki Sera’nın gerçek yazgısı bütün Lasania’nın en iyi korunan sırrı, Sera sıkı koruma altında bir Bakire deÄŸil, tek görevi, tek hedefi olan bir suikastçı. Hedefi Ölüm Ä°lkeli’ni kendine âşık etmek, zaafı haline gelmek sonra da… onu öldürmek. BaÅŸarısız olursa krallığınıÂ
Çürüme’nin ellerinde yavaş yavaş ölmeye mahkûm etmiş olacak.
Â
Sera ne olduÄŸunu daima biliyordu. SeçilmiÅŸ. Konsort. Suikastçı. Silah. Hiçbir zaman tam olarak ÅŸekillenmemiÅŸ ama kana bulanmış bir hayalet. Bir canavar. Ta ki O’nunla tanışana kadar. Ölüm Ä°lkeli’nin beklenmedik sözleri ve hareketleri içindeki karanlığı dağıtana kadar. Ölüm Ä°lkeli’nin baÅŸtan çıkaran dokunuÅŸu Sera’nın kendisine yasakladığı ve Ölüm Ä°lkeli’ne karşı hissedemeyeceÄŸi bir tutkuyu ateÅŸliyor. Ama Sera’nın daha önce hiç seçme ÅŸansı olmamıştı.Â
Her halükârda, hayatın ve ölümün ebedi dokunuşunu taşıdığı için daha en başından hayatı feda edilmişti.