“Evli misin? Bekâr mı?”
“Bekârım efendim!”
“Ehliyeti ne zaman aldın?”
“Askerde aldım efendim!”
“Ne zamandan beri kamyon şoförlüğü yapıyorsun?”
“Çocukluğumdan beri efendim!”
“Nasıl yani?”
“Efendim, ben çocukluğumda oyun oynarken, bir yere gidip gelirken kamyon kullanır gibi yapardım.”
“Hım, ilginç. Yedi yüz elli gram, kaç kilogram eder?”
Şu ana kadar sorulan her soruya teklemeden cevap veren Naci şimdi hapı yuttu. İlkokulu güç bela bitirmişti. Dört işlemi ancak yapıyordu. Sıkıntı bastı. Boncuk boncuk terledi. Ondalıkmış, kesirmiş, bunlara hiç aklı ermezdi.
“Efendim.” dedi. “Yedi yüz elli gramın üzerine iki yüz elli gram daha koydunuz mu bir kilo eder.”