Mesnevî hikâyelerinden biri olan "Rum Kayser'i tarafından gönderilen elçinin, mü'minlerin emîri Ömer'i hurma gölgesinde tevâzu uykusunda bulup onun zâtının heybetiyle titremeye baÅŸlaması" hikâyesi, Mevlânâ'nın mürid-mürÅŸid iliÅŸkisini anlattığı bir öyküdür. Rum elçisinin iyi niyetli, arayış içerisinde, kâbiliyetli, terbiye ve donanıma hazır olması tasavvufta ilerlemek isteyen müridlerin genel vasfıdır. Hz. Ömer'in elçinin korkularını izâle etmesi, elçinin beden dilinden anlaması, elçiyi yerinde tahlil etmesi, elçiye güven vermesi, elçinin ihtiyaçlarını karşılaması, kapısına geleni donanıma erdirmesi, konuÅŸma ve iliÅŸki tarzı ile elçiyi kendine bende eylemesi mürÅŸid-i káºmillerin takınması gereken tutumlara işâret etmektedir.