“Ruhum ebedi kalacak mı? Ruh nedir? Hissedebilir mi? Kişiliğini bilebilir mi? Bedenden ayrıldığında nasıl bir durumda olacak?”
Kalbinin, hayatı boyunca edindiği tüm bilgilerin altında, acayip bir karmaşa ve yıkıntılar içinde kaldığını fark eden Raci, kendisine rehberlik edecek birini arar. İçinde büyüyen şüphe ejderhası yüzünden doğru ve yanlış arasında derin bocalama içindedir. Neyi inkar edip neyi ikrar edeceğini bilmez haldedir.
Defalarca önünden geçtiği tuhaf mezarlıktan içeri girdiği gün, hayatı sonsuza kadar değişir. Tahta - hasır kulübede yaşayan Aynalı Baba ile tanışır. Takkesine aynalar yapıştırılmış, rengarenk kumaşlardan cübbesine ayna ve teneke parçaları asılmış olan, komik denebilecek kadar garip şekilde görünen bu adamın kahve ikramı ile başlayan seyahatleri, ona hiç bilmediği dünyaların kapılarını aralar.
“Bu kitabı hakikat aşkıyla yanan, akılla kavranamayacak konuları merak eden insanların zevkle okuyacağı kanaatindeyim.”
- Filibeli Ahmed Hilmi