Felsefe dünyasında birçok farklı düşünce tarzı ve yaklaşım vardır. Her şeyden önce büyük ustalar, aya kadar uzanan görkemli saraylar inşa eden sistem kurucuları vardır. Bu mimari zihinlere çok çeşitli takipçiler ve yardımcılar hizmet eder. Bazıları zihnin bu mistik konaklarını daha konforlu hale getirmek için mobilyalar sağlarken, bazıları da cephelerini daha heybetli hale getirmekle meşguldür. Bazıları zayıf yerleri güçlendirmekle ya da çok ihtiyaç duyulan ilaveleri inşa etmekle meşgulken, birçoğu da bu yapıları, yeni olan ya da insan kusurunun ölümcül izini taşıyan her şeyin üzerine atlayıp yok etmenin fırsatını kollayan aceleci eleştirmenler ordusuna karşı savunmakla meşguldür. Bir de dar bir konunun bilgini olan filologlar vardır. Bunlar yalnızca olguları ya da kökleri değil, aynı zamanda inşa ya da yıkım silahı olarak kullanılabilecek taşları da araştırırlar. Ancak tüm bunlardan uzakta, yeni alanlar arayan, ekili bilimin küçük parçasını çevreleyen sık ormana girmeye cesaret eden entelektüel gezginler vardır. Bu yalnız öncüler, toplu halde dolaşmazlar ve gezintileri sırasında, çoğu zaman o yolu takip edenlerle bağlantılarını tamamen kaybederler. Topluluğa geri dönenler genellikle garip şeylerden ve garip bir şekilde bahsederler ve insanların onları takip etmesi ve izlerini yüksek yollara dönüştürmesi için yeterli inancı uyandırmazlar.
