Başlangıcından bugüne Türk şiirinin bir mesele çevresinde kozasını ördüğünü ve gerçekten meselesi olanlar eliyle boy verdiğini görüyorum. Mesele kendimize nasıl baktığımızla ilgili değil sadece, bizi kendimizden taşıran bakışla aynı özü taşıyan hayatı nasıl yaşadığımızla da ilgilidir. Şiir benim hayatımda bir mana ifade ediyorsa bu ilginin gözeneklerinden sızan meraka değer şeyler sebebiyledir. Okuyacağınız satırları bu ilginin gözeneklerinden sızan merakın ürünü olarak görebilirsiniz. Kesin olarak söylenebilecek şey, ortaya çıkan toplamın meselesi olanların ilgisine seslendiğidir. Şiir bahsinde ortada bir mesele olup olmadığı ise kendi nefsiyle millet varlığını hak vezninde kaynaştırma yeteneği olanların malumudur. Erbabına malumdur ki şiir bir şekilde hayatı sürdürülebilir bir süreç sayanların kârı değildir. Belki şiir tabii seyrinde akıp gitmesine gayri meşru yollarla müdahale edilen ilişkiler gezegeninde, bir vezni, bir kıstağı, bahusus bir anlam arayışını esas almak suretiyle tahammül edilebilir bir hayatın yaşanabileceği umuduyla tercih yapanların umurundadır.