Birdenbire Thérèse de Laurent da hıçkırıklarla boşandılar. Müthiş bir krizle sarsıldılar, çocuklar gibi kuvvetleri kesildi, birbirlerinin kollarına atıldılar. Göğüslerinde yumuşak, tatlı bir şeyler uyanıyor gibiydi. Geçmişi hatırladıkça o kadar yılgınlık duydular, kendi kendilerinden o kadar iğrendiler ki dinlenmek, yok olmak için çok büyük bir ihtiyaç duydular. Son defa bıçağın, zehir dolu bardağın önünde bakıştılar. Thérèse bardağı aldı, yarısına kadar içip Laurent'a uzattı o da bir hamlede kalanı bitirdi. Sanki bir şimşek çaktı. Nihayet ölünce bir teselli bularak yıldırımla vurulmuş gibi birbirlerinin üstüne yığıldılar. Genç kadının ağzı kocasının boynunda Camille'nin dişlerinden kalan yarayı buldu.