Üzerinde çalıştığımız bu eser ne bir tarih araştırması ne de toplumsal hayatın "oluş"unu inceleyen bir tarih felsefesidir. Sadece, zamanın akışı içinde, yapısal unsurları toplumsal sisteme göre yorumlamak suretiyle, onlara daha çok sosyolojik bir "öz" kazandırmaktadır.
Aslında, bir sosyal sisteme göre, geçmiş olayları yorumlamak demek, her şeyden önce, tarih bilimiyle-sosyolojinin kesiştiği alanı tesbit etmek demektir. Bu nedenle, tarihle sosyoloji arasında hem içerik hem de gelişim bakımından yakın bir ilişki vardır.
(Önsöz'den)