Sanayi Devrimi'nin ardından dünya ticaret hacmi büyümeye, malların, insanların ve sermayenin uluslar arası dolaşımı hızlanmaya başlamıştır. Bu ticari ve siyasi ilişkiler trafiğinin dışında kalmamaya çalışan Osmanlı Devleti, Latina Amerika ülkeleriyle de ekonomik ve siyasal ilişkiler kurarak XIX. yüzyılın ikinci yarısında ticaret antlaşmaları, XX. yüzyılın başlarından itibaren de ilk kez, kapitülasyan içermeyen, devletler hukukuna ve karşılıklık esasına uygun konsolosluk protokolleri imzalanmaştır.
Latin Amerika ülkelerinin göçü teşvik etmesi nedeniyle XIX. yüzyılın sonlarından I. Dünya Savaşı sonuna kadar 500.000'e yakın Osmanlı vatandaşı bu ülkelere göç etmiş, bunların çoğu gittikleri ülkelerde çıkardıkları otuza yakın Arapça gazete ile Osmanlı Devleti ve Türkler aleyhinde kampanya yürütmüşlerdir. Bu eserde, Osmanlı Devleti'nin XIX. ve XX. yüzyılda Arjantin, Brezilya, Meksika, Haiti, Şili, Küba, Venezuela, Guatemala, Honduras, Nikaragua, Panama, Peru ve Bolivya ile olan ekonomik, siyasal ve kültürel ilişkileri incelenmiştir.