Doğanın da inişli-çıkışlı, hüzünlü-coşkulu kendine özgü bir müziği vardır. En iyi ressamlar bile ancak bu eşi benzeri olmayan şeylerin zayıf bir kopyasını yapabilir. Yaşar Kemal’in tasvirleri ayrıntılı botanik betimlemelerden ibaret değildir. Ayrıca membası doğanın bizzat kendisi olan romanlarındaki müthiş müzikaliteyi göz ardı etmemeli.
Çiçekler de ağaçlar da tıpkı İnce Memed gibi, Meryemce gibi birer roman kahramanı olarak karşımıza çıkar. Çakırdikenleri, döngeleler hatta ‘’götünden bal damlayan incirler’’ de efsaneleşen karakterlerdir. Şöyle tamamlar usta: ‘’Her çiçeğin adından çok anlamı vardır. Sözü türküsü vardır. Anadolunun muhabbet tarihi çiçeklerin anlamıyla yazılsa tıpı tıpına uyar.’’