YERYÜZÜNDE SESLER, insan elinden çıkıp yine insana, hayvanlara, doğaya yönelen yıkım, talan ve tahakküme karşı yükselen seslere kulak veriyor. Bir gazetecinin tanıklığında, yeryüzünün ayakta kalma mücadelesine katılan insanların hikâyesini anlatıyor. Fantastik, bilimkurgu ve polisiye unsurların iç içe geçtiği bu sürükleyici yolculukta, yeni bir insan türünün doğuşunu izliyoruz. Gerçek hayatta korkunç bombalarla can veren insanlar, bu hikâyede yine bombalarla dünyaya geri dönüyor ve sakin ama kararlı, büyük bir yürüyüş başlatıyorlar. Yeni insanın eski insana karşı ayaklandığı bir yürüyüştür bu; caddelerden, meydanlardan, şehirlerden çıkarak ülkeye ve dünyaya yayılıyor.
Ekolojik krizin geri dönülmez bir noktaya ulaştığı, çevreci mücadelenin vazgeçilmez hale geldiği bir çağda, YERYÜZÜNDE SESLER çevrecilerin, anarşistlerin, komünistlerin, kısacası muhalif kesimlerin, insanlık ve tüm öteki canlılar için yaşanacak bir dünya özlemini dile getiriyor. Romanın kahramanı gazeteci Memet, yakın bir arkadaşıyla birlikte kışkırtıcı soruların peşinden giderek, çevresinde yaşanan gizemli olayları anlamaya, aydınlatmaya çalışıyor. Bu süreçte merak, bilinmezlik, korku, gerilim ve heyecan duygusunu iliklerine kadar yaşıyor. Romanın kahramanları türlü akıl oyunlarıyla yol almaya ve açık sulara varmaya çalışırken, okurlar da onlarla birlikte sürükleniyorlar, bir dalıp bir çıkıyorlar, buldum derken kaybediyorlar. Ama bir yandan da büyük bir dinginlik duygusu hikâyeyi sarmalıyor; YERYÜZÜNDEN SESLER alabildiğine sakin bir dille heyecan dolu bir macera anlatmaya çalışıyor. Öte yandan, ince bir mizah her an olaylara ve kahramanlara eşlik ediyor, hikâyeye renk katıyor.
Özcan Doğan sıradan şeyleri sıra dışı yollarla; sıra dışı şeyleri ise alışıldık sözlerle anlatmayı seven bir yazar. Bugüne dek yazdığı metinlerde fantastik, gerçeküstü, sembolik ve patafizik anlatılara sıklıkla yer vermiştir. İnsan varoluşunun türlü veçhelerini ve gündelik hallerini anlatmıştır. İster fantastik öyküler yazsın, ister sıradan insan hikâyeleri anlatsın, açıktan açığa yahut sezdirerek, suya sabuna dokunan metinler yaratmaya çalışmıştır. “Bay How Ne Yapmalı?” “Kendime İyi Geceler” ve “Ayakları Pürdikkat Refakatçi Haydutlar” adlı kitaplarından sonra, Özcan Doğan'dan yeni bir roman, YERYÜZÜNDE SESLER.